Simitis gelebilir.
Erdoğan gelemez.
Çipras gelebilir.
Erdoğan gelemez.
Netanyahu gelebilir.
Erdoğan gelemez.
El Sisi gelebilir.
Erdoğan gelemez.
Sarkisyan gelebilir.
Erdoğan gelemez.
Trump…
Putin…
Macron…
May…
Merkel ve ötekiler…
Hepsi gelebilir.
Erdoğan gelemez.
Simitis gelip ENOSİS nutukları atabilir…
Erdoğan cami açmaya bile gelemez.
***
Çipras gelip Elenizm’in milli hedeflerinden dem vurabilir…
Erdoğan bizim köyün (Mehmetçik) üzüm festivaline bile gelemez.
Bizim gaflet ve dalâlet erbabı…
Bizim ihanet erbabı…
Emperyalizmin içimizdeki paralı-parasız acentaları…
Rum’un içimizdeki paralı-parasız taşeronları…
Bu görüşte…
Erdoğan gelemez.
Herkes gelebilir, Erdoğan gelemez.
Neden gelemez?
Çünkü Türkiye’nin Cumhurbaşkanı’dır.
Gaflet ve dalâlet, siyasal ihanet, emperyalizme acentalık, Rum-Yunan ikilisine taşeronluk, azgınlaşa azgınlaşa bu düzeye gelmiştir.
Utanmasalar meydanlara çıkıp bağıracaklar:
– Kıbrıs Elen’dir ve Elen kalacaktır, Zido ENOSİS.
Bizim işbirlikçiler azdıkça ustaları daha da azmakta, nitekim Anastas’ın adamı Prodromu şimdiye kadar yapılmakta olan müzakerelerin amacını şöyle açıkladı:
– Müzakerelerin amacı Türk askerini göndermektir.
Ağnadin mi “My Friend Mustafa”, gadalâves, you understand?
Biz sanırdık ki bu görüşme hikâyesi “iki toplumlu, iki bölgeli, siyasal eşitliğe dayalı federasyon” üstüneydi, böyle söylüyordun sen bize.
Neden kandırdın (!) bizi?
“Ne demiştin niçin caydın sözünden, hevesin bir an mıydı yeminin yalan mıydı”.
