02 Nisan 2025 Çarşamba
Azerbaycan'dan tanınmaya yönelik tam destek mesajı
Nikos Hristodulidis: “Görüşmeye, öteki taraftan karşılık olması dileğiyle gidiyorum”
Prof. Dr. Ata Atun; Biz İsyan Etmedik
Atilla ÇİLİNGİR; ONLARIN ACILARI SESSİZ AMA ÇOK DERİNDİR…
Aydın AKKURT; 21 ARALIK, GİRİT VE KIBRIS
Antalya’da tıbbi aromatik bitkilerin yaygınlaştırılması ve bilinçli tarımla üretilmesi için çalışma yapılıyor
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’la görüşmeye “BM Genel Sekreteri ile Cenevre’de uzlaşılanlara yanıt gelmesi ümidiyle” gittiğini söyledi.
Hristodulidis, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs’taki Temsilcisi ve Barış Gücü Misyon Şefi Colin Stewart’ın konutuna gitmek üzere Rum Başkanlık Sarayı çıkışında gazetecilere konuştu.
Bugünkü görüşmeden çıkacak sonuçtan iyimser olup olmadığı sorulan Hristodulidis, “Öteki taraftan bir yanıt gelirse, kesinlikle iyimserim. Göreceğiz” dedi. Hristodulidis, BM Genel Sekreteriyle uzlaşımız zemininde iyi niyetle gidiyorum ve karşılık olmasını diliyorum” diye ekledi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in görüşmesi tamamlandı. Saat 11.00 sıralarında tamamlanan görüşme bir buçuk saat sürdü.
Ara bölgedeki Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Ofis binasında yapılan görüşmenin ardından liderler ayrıldı. Liderlerin ayrılmasının ardından BM görüşmeye ilişkin bir açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, ayrılmadan önce basının soruları üzerine yaptığı açıklamada, her şeyi görüştüklerini ve her iki tarafın da isteklerini ortaya koyduğunu belirterek, 24 Nisan’dan önce yeniden görüşeceklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar saat 12.00’da Cumhurbaşkanlığı’nda basına açıklama yapacak.
Kıbrıs Otizm Derneği, 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, otizm spektrumundaki bireylerin eşit haklara sahip bireyler olarak toplumun her alanında var olması gerektiğini vurguladı.
Dernek tarafından yayımlanan bildiride, otizmin bireylerin farklılıklarını kabul eden, onları destekleyen ve eşit imkanlar sunan kapsayıcı bir toplum anlayışıyla ele alınması gerektiğine dikkat çekildi. Otizm spektrumundaki bireyler ve ailelerinin sağlık, eğitim ve sosyal yaşam gibi temel haklardan eşit şekilde yararlanması gerektiği belirtilen bildiride, bu bireylerin hâlâ eğitim, sağlık ve sosyal yaşamda birçok engelle karşılaştığı kaydedildi. Bildiride, “Toplum olarak bu engelleri kaldırmak ve ötekileştirmeyen bir yaşam alanı oluşturmak hepimizin sorumluluğudur” denildi.
-Erken tanı ve müdahale vurgusu
Bildiride, otizm spektrumundaki çocuklara erken yaşta ulaşılmasının kritik olduğu ifade edildi. Özellikle 0-3 yaş grubundaki çocuklara yönelik tarama programlarının önemine dikkat çekilerek, erken tanı sayesinde çocukların müdahale programlarına dahil edilip gelişim süreçlerinden en iyi şekilde yararlanabilecekleri belirtildi. Bu hizmetlerin yasal düzenlemelerle kim, ne zaman, nerede ve nasıl sunulacağının açık bir şekilde belirlenmesi gerektiği dile getirildi.
Açıklamada, erken çocukluk müdahalelerinde ailenin de sürece dahil edilmesi ve eğitimci, uzman ve uygulayıcı sayısının nicelik ve nitelik açısından artırılması gerektiği ifade edildi.
-Eğitimde kapsayıcı yaklaşım çağrısı
Otizm spektrumundaki bireylerin, gereksinimlerine uygun destek eğitim hizmetlerinin de sunulduğu genel eğitim ortamlarında, tipik gelişim gösteren akranlarıyla birlikte eğitim almalarının gerekliliği vurgulandı. Ancak ülkede bu bireylerin eğitime erişiminde ciddi engeller olduğu, kaynaştırma uygulamalarının ise yalnızca fiziksel yeterlilikle sınırlı kaldığı bildirildi.
Bildiride, kaynaştırma uygulamalarının başarıya ulaşması için öğretim programlarından ölçme-değerlendirme süreçlerine kadar uyarlamalar yapılması gerektiği ifade edildi. Öğretmenlerin bu süreçlerde bilgi ve becerilerinin artırılması, okullarda yeterli sayıda özel eğitim öğretmeni istihdam edilmesi ve bireyselleştirilmiş eğitim planlarının etkili bir şekilde uygulanmasının zorunlu olduğu kaydedildi.
Eğitim alanında, bireylerin gereksinimlerine uygun müdahale programlarının oluşturulması ve özel eğitim hizmetlerini denetleyecek güçlü bir mekanizmaya ihtiyaç olduğu da bildirildi. Bilimsel dayanaklı özel eğitim uygulamalarının yasalarla zorunlu hale getirilmesi gerektiği vurgulandı.
-Sağlık hizmetlerine engelsiz erişim talebi
Otizmli bireylerin sağlık sisteminde de yeterli hizmete ulaşamadığına dikkat çekilen bildiride, erken çocukluk döneminde başlayan otizmin yaşam boyu etkili olduğu, ancak sağlık sisteminde farkındalık ve uzman eksikliği nedeniyle bireylerin ihtiyaç duyduğu hizmetlere ulaşmada zorluk yaşandığı ifade edildi. Sağlık profesyonellerinin bilinçlendirilmesi ve gerekli yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerektiği kaydedildi.
-Sosyal yaşamda daha fazla yer
Bildiride, otizm spektrumundaki bireylerin topluma katılımının önemine de değinildi. Sosyal yaşamda daha fazla yer bulmaları ve ayrımcılığın önlenmesi için iş, sanat ve spor alanlarında gerekli adımların atılması gerektiği belirtildi.
Kıbrıs Otizm Derneği açıklamasında, toplumda otizmle ilgili farkındalığın artırılması ve otizm spektrumundaki bireylerin haklarının savunulması için çalışmalarını sürdüreceklerini duyurdu. Açıklamada, “Otizmi anlamak, çeşitliliği kucaklamak ve eşit haklar için mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadeleri yer aldı.
Gönyeli çemberi ve Boğaz kavşağı arasında yapımı devam eden köprülü kavşak projesi kapsamında yapılacak patlatma nedeniyle bugün 12.00 ile 13.00 saatleri arasında trafik kontrollü sağlanacak.
Karayolları Dairesi Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, bu güzergahı kullanacak sürücülerin can ve mal güvenliği açısından dikkatli ve yavaş seyretmeleri, trafik işaret ve işaretçilerine uymaları istendi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, bayram ziyaretleri kapsamında bayramın üçüncü gününde sırasıyla TBK Gazisi Mustafa Güzaltan, şehit Nuh Ahmet’in eşi Kübran Öznuh ve TMT Mücahidi Aysel Nihat Erduran’ı evlerinde ziyaret etti.
Tatar ziyaretleri sırasında Ramazan bayramını kutlayarak, şehitlerimize ve gazilerimize Kıbrıs Türk halkının bekası için yaptıkları tüm fedakârlıklardan dolayı minnet ve vefa duygularını ifade etti.
Rum yönetiminin 1 Nisan EOKA’nın kuruluş yıl dönümü nedeniyle düzenlenen törenlerde “Kıbrıs Yunandır” şeklindeki açıklamalarını kınadığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar bu söylemlere yönelik şunları söyledi:
“Biz iyi niyetimizi ortaya koyuyoruz. Kıbrıs’ta Rumlarla yan yana komşuluk ilişkileri içinde iki devletin iş birliği ile yaşamayı tercih ettiğimizi dile getiriyoruz. Kıbrıs Türkleri 50 yılı aşkın bir süredir federasyon görüşmelerini sürdürdü, ortaklık cumhuriyeti sadece üç yıl sürdürülebildi. Rum zihniyeti halen değişmedi, halen Kıbrıs’ın Helen adası olması şeklinde bugün güneyde ve Yunanistan’da 1 Nisan nedeniyle düzenlenen törenlerde nutuklar atıldığını görüyoruz. Bizim siyasetimizin temelinde sonuna kadar devletimize ve egemenliğimize sahip çıkmak vardır”.
Bu zihniyete karşı mücadeleyi Kıbrıs Türk halkının huzuru ve daha güzel bir geleceğe taşınması için sürdürmeye devam edeceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin gün geçtikçe Anavatan Türkiye’nin de desteğiyle daha da geliştiğine, gelişmeye devam edeceğine işaret etti.
“Şehitlerimizin verilen mücadeledeki en üst mertebedeki değerini ve önemini asla unutmayacağız, unutturmayacağız”
Verilen mücadelede şehitlerimizin en üst mertebedeki değerini ve önemini asla unutmadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Barış Harekâtının ardından adada barış ve huzurun sağlandığını ve tüm bunları şehitlere borçlu olduğumuzu ve şehitlerin hiçbir zaman unutulmayacağını kaydetti.
Halen kayıp şehitlerin olmasının ayrı bir acı olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Rumların yaptığı bu büyük insan hakları ihlalinin bir insanlık suçu olduğunu ve Rumların elinde olan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bu kadar yıldır bu konudaki bilgileri değerlendirip kayıp şehitleri bulmaya yardımcı olmadıklarını söyledi.