Anastas sınır kapılarını kapattı. Akıncı “kapatamazsın” diyor, “aç” diyor. Anastas’ın kimseyi taktığı yok. Adam “keyfim bilir” havalarında, “ister açar, ister kapatırım”.
“Ali Baba ve Kırk Haramiler” hikâyesini bilirsiniz. Ali Baba devşirdiği mücevheratı dağ eteğinde bir mağarada saklarmış. “Açıl susam açıl” dediğinde mağara kapısı açılır, “kapan susam kapan” dediğinde kapanırmış.
Bizim Akıncı da şu anda “açıl susam açıl” duasına yatmış vaziyette.
***
Şimdi biraz nostalji yapalım. TKP’nin gerçek TKP olduğu, vurduğu yerden ses getirdiği günlerde iki tane vazgeçilmez militanımız vardı. Allah rahmet eylesin, biri Berber Halil, öteki de Samanbahçe’li Salâhi Tozduman. Birine “Halil ağa” derdik, ötekine “Salâhi dayı”. Halil ağa mangal ustası, Salâhi dayı ise bir mevlithandı, çok güzel sesi vardı, insan yüreğine dokunan şarkılar, türküler söylerdi. Halil ağa arada bir mangal partileri yapardı. Bu partilerin demirbaşları benim dışımda Mustafa Akıncı, Alpay Durduran, Ekrem Ural, İsmail Bozkurt ve merhum Ergin Birinci idi. Kafalar biraz tütsülenince elini yanağına atan Salâhi dayı gazelden türküye, türküden gazele, Türkçe’den Arapça’ya, Arapça’dan İtalyanca’ya geçerdi. İkinci Dünya Savaşı’nda İngiliz ordusunun Kıbrıs Alayı’na mensup bir asker olarak esir düşmüş, İtalya’da 4 yıla yakın esir hayatı sürmüş, orada İtalyanca şarkılar öğrenmişti. Sesi gerçekten güzel, müzik yeteneği de olan Akıncı da arada sırada Salâhi dayımızın türkülerine eşlik ederdi.
***
Şimdi belki diyeceksiniz ki “nereden çıktı bunlar”. Şundan çıktı ki Salâhi dayımızın o muhabbet gecelerinde okuduğu halk türkülerinden biri de ünlü halk ozanı Nesimi’ye ait Haydar Haydar idi. Şimdi isterseniz o türkünün bazı sözlerini anımsayalım ki âlâka kurulmuş olsun:
“Sofular haram demişler
Aşkımın şarabına
Ben doldurur ben içerim
Günah benim kime ne
***
Gâh çıkarım gökyüzüne
Seyrederim âlemi
Gâh inerim yeryüzüne
Seyreder âlem beni
***
Gâh giderim medreseye
HU çekerim hak için
Gâh giderim meyhaneye
Dem çekerim yar için
***
Nesimi’ye sormuşlar
O yar ile hoş musun
Hoş olayım olmayayım
O yar benim kime ne”.
***
Akıncı “aç” diyor, aldığı tepkileri haksız bulduğunu söyleyen Anastas ise ayak direyerek “açmam” diyor, “ister açar, ister kaparım” diyor ya…Yani şimdi başımıza bir “kapı meselesi” çıktı ya…Bu halin hiç farkı yoktur Haydar Haydar türküsünden. Yani efendim Anastas şu anda Akıncı’ya Haydar Haydar türküsünü ithaf etmekte ve şöyle demektedir:
“Ey Akıncı
Sen siyasal bir yetim
Oysa ben
Egemen bir devletim
Ben bozarım ben yaparım sana ne
Ben açarım ben kaparım sana ne…”.
News
