Önümüzdeki 7 Ocak günü yapılacak olan seçim, bizzat Kıbrıs sorunu ile alakalı. Rum-Yunan ikilisi ile emperyalist güçler bu seçimden çıkacak olan sonuca göre hareket edecekler.
Zaten, istedikleri sonucu ve hükümet şeklini oluşturabilmek için çok büyük gayret gösteriyorlar. Bir taraftan kara propaganda ile algı operasyonları yürütülürken, diğer taraftan da oluk oluk para akıtıyorlar.
Annan Planı ile ilgili referandum sürecinde olduğu gibi sendika ağaları ile bazı sivil toplum örgütleri de devreye konuldu. Parayla satın aldıkları gazeteler ile TV kanalları da bunların tetikçiliğini yapıyor.
Ve, bu kez, ilk defa olarak bir seçimde Kıbrıs sorunu konuşulmuyor.
UBP ile ulusal güçler Kıbrıs sorununa ve yaklaşmakta olan tehlikeye dikkat çekerken, CTP, TDP, BKP ve diğeri susmuş durumda. Ağızlarına Kıbrıs sorununu almaktan kaçınıyorlar. Kıbrıs sorununu gizleyip, yalan ve iftiraya dayalı haberler ve algı operasyonlarıyla halkı aldatmaya ve istedikleri yöne yönlendirmeye çalışıyorlar.
Halbuki, bunlara göre “her meselenin nedeni Kıbrıs sorunu” idi. “Kıbrıs sorunu çözülmeden hiçbir şey yapılamayacağını” söylüyorlardı.
Şöyle bir düşünün;
Geçmişte yapılan her seçimde, bunlar Kıbrıs sorununu öne çıkarıp, “Çözüm hemen şimdi”, “Kıbrıs’ta çözüm engellenemez” , “Hedefimiz birleşik Kıbrıs” naraları atarak sokaklarda dolaşıyorlardı.
Şimdi ise tıs yok.
Kıbrıs sorununu ve çözüm şeklini ağızlarına bile almıyorlar.
Peki, neden?
Nedeni çok basit;
Halk, bunların “çözüm ve barış ” martavallarının boş bir hayal olduğunu gördü. Halkımız bunun yanısıra Rum tarafının da çözüm istemediğini yaşayarak anladı.
Dahası da var;
Bunlar “hemen şimdi çözüm” diyerek, büyük tavizlerde bulundu. Bu tavizleri alıp cebine koyan Rum tarafı daha fazlasını istedi. Sonuçta da, Başbakan Hüseyin Özgürgün’ün de belirttiği gibi “Rum bunları tokatlarken” şunu dedi;
“Türkiye’nin garantörlüğü ve müdahale hakkı kalkmadan, Türk askeri Kıbrıs’tan çekilmeden, Güzelyurt, Maraş, Karpaz iade edilmeden çözüm olamaz. Çözümde de azınlık olan Kıbrıs Türklerine siyasi eşitlik ve devlet yönetiminde söz hakkı verilemez.”
İşte, Rumların bunlara attığı tokat bu.
Peki, şimdi ne yapacaklar?
Hangi yüzle ortaya çıkıp da “Rumlarla birlikte Kıbrıs sorununu çözeceğiz” diyecekler?
Bu seçim sürecinde de Kıbrıs sorununu ağızlarına almamalarının nedenleri bu;
Konuşmaya yüzleri yok.
Ama, eğer 7 Ocak sonrasında istedikleri hükümet şeklini oluşturabilirlerse, seyreyleyin gümbürtüyü;
“Kıbrıs’ta barış engellenemez”, “Barış hemen şimdi”, “Hedefimiz çözüm ve birleşik Kıbrıs” naralarını atarak, sokakları dolduracaklar.
Ama, o günü boşuna bekliyorlar.
Bunu da hep birlikte göreceğiz.
GÜNDEM
05 Şubat 2025SPOR
05 Şubat 2025GÜNDEM
05 Şubat 2025SPOR
05 Şubat 2025SPOR
05 Şubat 2025GÜNDEM
05 Şubat 2025GÜNDEM
05 Şubat 2025