Akdağ: Türkiye’nin garantörlüğünü ve adada bulundurduğu silahlı gücün önemini Gazze’de yaşananlarla bir kez daha gördük. Kıbrıs Türk halkının güvenliğini sağlamak boynumuzun borcudur. Tüm bunlar bize ders veriyor güçlü olmak güçlü durmaktan başka çare yok

Başbakan Tufan Erhürman, TC Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ ve beraberindeki heyeti kabul etti.
Başbakanlıkta gerçekleşen kabulde TC Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay ile Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay da hazır bulundu.
TC Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ kabulde yaptığı konuşmada, herkese hayırlı ramazanlar dileyerek, Filistin’de olanların, İsrail’in canice tutumunun kendilerini üzdüğünü belirtti.
Türkiye olarak bu konuda sesini en gür çıkaran ülke olduklarını ve buna da devam edeceklerini vurgulayan Akdağ, “Mazlum kardeşlerimizin yanında durmak boynumuzun borcudur” dedi.
Dünya Sağlık Örgütü Başkanı ve Avrupa Bölge başkanıyla görüşerek Filistin’deki yaralıları almak için İsrail veya Mısır’a uçak indirmek istediklerini ancak şuana kadar iki ülkenin de bu inişlere izin vermediğini anlatan Akdağ, Gazze’nin normal zamanda bile hastalarına bakabilecek imkanlardan yoksun kalabilen bir yer olduğunu ifade etti.
Akdağ, Kıbrıs Türk halkının, izole veya yarı izole bir alanda sivil toplum üzerine yapılan baskı ve zulümün ne anlama geldiğini dünyada en iyi bilen toplumlardan olduğuna işaret ederek, “Tüm bunlar bize ders veriyor güçlü olmak güçlü durmaktan başka çare yok” dedi.
.Önceden de planladıkları gibi ayda 1 kez KKTC’ye gelmeye gayret ettiğini dile getiren Akdağ, bu gelişlerinde hem vatandaşlarla hem de yetkililerle görüşme imkanı bulduklarını, her yıl imzalanan işbirliği protokolün de tamamlanmak üzere olduğunu söyledi.
Akdağ, “Kıbrısımızı son hızla geliştirmeye, insanlarımızın refahını huzurunu arttırmak için elimden geleni birlikte yapmaya devam edeceğiz” dedi.
ERHÜRMAN
Başbakan Tufan Erhürman ise, bu yıl ramazana arzu edildiği gibi bir giriş yapılamadığını dile getirerek, Filistin’de yaşananların kendilerini ziyadesiyle üzdüğünü belirtti.
ABD’nin ve İsrail’in orada yaptıklarının insan hakları açısından kabul edilebilir olmadığını vurgulayan Erhürman, “Özellikle sizin insani yardım için yaptığınız girişimlerin bile bloke ediliyor olması bölge barışı için çok düşündürücü” dedi.
Erhürman, TC’nin konuyla ilgili tepkilerinin son derece yerinde olduğunu dünyanın da aynı tepkiyi göstermesini arzu ettiklerini ancak umdukları gibi olmadığını dile getirerek, bunun da kendilerini insan hakları açısından ciddi şekilde endişelendirdiğini söyledi.
“Umarız bir an önce oradaki zulum sona erer” diyen Erhürman, TC’nin girişimlerini de takdirle karşıladıklarını belirtti.
Erhürman, Ramazan ilerlemeden bu işin bir an önce sona ermesini ve barışın sağlanması için gerekli adımların bir an önce atılmasını temenni etti.
Ayda 1 biraya gelmeyi kendilerinin de arzu ettiğini, Akdağ’ın bu yoğunlukta fırsat yaratarak kendilerini ziyaret edebilmesinden onur duyduklarını dile getiren Erhürman, TC’nin yoğun gündemin KKTC’ye yansımasının da büyük olduğunu belirtti.
Dövizdeki dalgalanmanın sosyal ve ekonomik büyümeye yansımasının da büyük olduğunu ifade eden Erhürman, bu ziyaretle bunları da görüşme fırsatı bulacaklarını söyledi. Erhürman, esas önemli olanın sosyal ve ekonomik kalkınmayı bir an önce gerçekleştirmek için projeleri değerlendirmek olduğunu kaydetti.