Yüce önderimiz Atatürk’ün biyolojik doğum yılı 1881…
Tarihi doğum zamanı ise 19 Mayıs 1919…
19 Mayıs 1919’da dünya tarihinde, dünya hukukunda, dünya çapında emsâlsiz ve müstesna bir yıldız doğdu, zaten kendisi de “benim doğum günüm 19 Mayıs 1919” demişti.
Bunu dünya tarihi de böyle belirledi, böyle yazdı. Nitekim İngiliz Kralı VI. George bile 18 Mayıs 1937’de doğum günü için Atatürk’e bir kutlama telgrafı gönderdi.
Atatürk cevap vererek teşekkür etti.
***
Amerika’da Prof. George Gawrych adında bir öğretim üyesi var.
“Genç Atatürk” adlı kitabın yazarıdır.
Atatürk için “O bir dahidir” diyor.
19 Mayıs 1919’un 100. yıldönümü nedeniyle Sözcü gazetesine verdiği demeçte de şöyle diyor:
“19 Mayıs 1919 yeni Türkiye’nin ve Cumhuriyet’in temellerini temsil eder. Atatürk halkın yürek atışlarını duydu ve onların bağımsızlığına ulaşmasında liderlik etti. Bir dizi devrimle de toplumsal değişimin önderi oldu”.
***
15 Mayıs 1919’da Yunan ordusunu İzmir’e çıkartan, maddi ve teçhizat olarak Yunan işgâl gücünü donatan ve besleyen İngiliz Başbakanı Llyod George idi. Amansız bir Türk düşmanıydı. Niyetini açıkça söylüyordu. Emperyalistler Türkiye’yi paylaşacaklar, Doğu Anadolu’da bir Ermenistan devleti, Karadeniz yöresinde de bir Pontus devleti oluşturacaklar, vahşi dedikleri Türk milletini akıllarınca Orta Asya steplerine iade edeceklerdi.
Atatürk emperyalizmi perişan etti, Yunan’ı denize döktü, İngiliz’i de, Fransız’ı da, İtalyan’ı da, Ermeni’si de defolup gitmek zorunda kaldılar. Atatürk’ün emperyalizme vurduğu amansız darbeyle Llyod George’un siyasal hayatı da sona erdi, istifa etti. Uğradığı her hezimetin nedeni yıllar sonra kendisine sorulduğunda şunu söyledi:
– Allah her asırda bir dahi yaratır, 20. asırda böyle bir dahi Türk milletine nasip olmuştur.
***
19 Mayıs’ı milletçe coşkuyla kutladık.
Türk’ün olduğu her yerde Atatürk sevgisi seller misali akıverdi.
İngiliz Kralı’nın tavrı belli.
Amerikan profesörü Atatürk için “dahi” diyor.
En büyük düşmanı Llyod George da “dahi” diyor.
Şimdi bir bunlara, bir de Ankara’daki Diyanet İşleri Başkanlığı’nın zavallılığına bakın.
***
19 Mayıs’ta bütün Türkiye ayaktaydı.
Bütün yürekler Atatürk için atıyor, bütün gönüller Atatürk için tutuşuyordu.
Bütün kamu binaları Atatürk posterleri ve Türk bayraklarıyla donatıldı.
Bir tek bina hariç.
O bina Ankara’daki Diyanet İşleri Başkanlığı’dır.
O binada Atatürk posteri yoktu.
O binadaki Türk bayrağı yarıya indirilmişti.
Millet bayram yaparken Ankara’da Diyanet İşleri Başkanı denen efendi matem tutuyordu.
Atatürk’ün yarattığı koltukta oturan adam Atatürk’e ihanetini sergiliyordu.
Yüzsüzlüğün, nankörlüğün daniskasıdır.
***
Bu Diyanet İşleri Başkanı denen adamı unutmak ne mümkün.
Onu itham ediyorum ve asla affetmeyeceğim.
İki elim her iki cihanda yakasında olacaktır.