DOLAR 32,4504 -0.15%
EURO 34,8290 -0.66%
ALTIN 2.441,260,23
BITCOIN 2076784-1,31%
Lefkoşa
°

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Av. Fuat VEZİROĞLU;   BİR DAVANIN SERENCAMI (X)

Av. Fuat VEZİROĞLU; BİR DAVANIN SERENCAMI (X)

ABONE OL
03 Aralık 2019 13:08
Av. Fuat VEZİROĞLU;   BİR DAVANIN SERENCAMI (X)
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Başsavcılığın Akıncı’ya muhatap 14 Ekim 2015 tarihli yazısını dün irdelemiştik. Başsavcılığın Akıncı’ya muhatap bir de 8 Ekim 2015 tarihli yazısı var.
Bu yazının özeti ise şöyle:
– YÖDAK Başkanı Hüseyin Gökçekuş tarafından Girne Üniversitesi Rektörlüğü’ne 24/3/2014 tarihinde yazılan ve bu üniversiteye Pilotaj Bölümü ile ilgili olarak lisans onayı verildiğini bildiren yazı hakkında ilgili kişilerden bilgi talep edilmiştir. YÖDAK Genel Sekreteri ve ilgili zamanda YÖDAK Üyesi olanlardan bilgi, YÖDAK Başkanı Hüseyin Gökçekuş’tan ise savunma talep edilmiştir. 65/05 sayılı Yüksek Öğretim Yasası’nın 8(4)(B) maddesine göre YÖDAK Başkanı bu maddedeki şartların oluşması durumunda kendisini atayan makam tarafından görevden alınabilir. Hüseyin Gökçekuş, hakkındaki iddiaları kabul etmemiş ve kendi iddialarını belirtmiştir. Cumhurbaşkanı’nın ekte gönderilen yazışmaları incelemesi ve Gökçekuş’un YÖDAK Başkanı’nın vakar ve onuru ile bağdaşmayan veya haysiyet ve itibar kırıcı veya görev icaplarına uymayan bir davranışta bulunup bulunmadığı hususunda bir karar vermesi gerekmektedir. 65/05 sayılı yasa ile görevden alma yetkisi Cumhurbaşkanı’na verildiği için Başsavcılık olarak bu konu ile ilgili görüş belirtmemizin uygun olmadığı kanaatindeyim.
***
Bu Başsavcılık yazısı sarihtir, yoruma, çarpıtmaya, mugalâtaya kapalıdır. Meseleyi basite indirgemek gerekirse Başsavcılık Akıncı’ya şunu söylemektedir:
– YÖDAK Başkanı ancak ve ancak 65/05 sayılı yasanın 8(4)(B) maddesine göre görevden alınabilir. Bunun için de Gökçekuş’un usulsüzlük yaptığının sabit olması yani ısbatı gerekmektedir. Bu konuda takdir sendedir, yasa gereği bütün bilgi ve belgeleri inceleyerek karar verme mükellefiyeti munhasıran sana aittir.
***
Akıncı tam tersini yaptı, yasanın kendisine yüklediği görevi bizzat sırtlayacağına kanunsuz olarak Hakkı Önen’e havale etti. Deyim yerindeyse Hakkı Önen’i soruşturma ve yargılama yetkisi de olan bir hukuk acentası haline getirdi.
Bu arada falso üstüne falso yapıldı, hem Akıncı falso üstüne falso yaptı, hem Hakkı Önen falso üstüne falsoların daniskasını yaparak falso şampiyonu oldu.
Başsavcılığın yazısından da anlaşılacağı gibi tanıkların ifadesi ve Gökçekuş’un savunması zaten alınmış ve bunları inceleyerek bir karara varması için Akıncı’ya iletilmişti.
Akıncı ilk falsoyu Hakkı Önen’i soruşturma memuru atamakla yaptı, böyle bir yetkisi yoktu, zaten kanunsuz olarak atanan ve bir hukukçu olarak bu görevi reddetmesi gereken Hakkı Önen ise, sanki daha önce hiç ifade ve savunma alınmamış gibi yeniden ifade ve savunma almaya kalkıştı. Hiç yetkisi olmadığı halde Hakkı Önen kendi kendine kendinden menkûl yetkiler icat etti. Atanması yasal olsaydı bile bir tek yetkisi vardı, o da tanıklardan ve Gökçekuş’tan ifade almak, bunları Akıncı’ya göndermekti. Oysa daha önce de vurguladığım ve bin defa tekrarında fayda gördüğüm gibi Hakkı Önen hem bir polis çavuşu rolünde ifade aldı, hem savcı kıyafetine bürünüp itham etti, hem sırtına yargıç cübbesi geçirerek mahkûmiyet kararı da verdi. Hakkı Önen’in bütün yaptıkları baştanbaşa, baştan tırnağa kanunsuzdu, dolayısıyla Akıncı’nın kararının da yasal olması olası değildi.
***
İş burada da bitmiyor. Dedik ya, Başsavcılık da vurguladı ya, YÖDAK Başkanı ancak 65/05 sayılı yasanın 8(4)(B) maddesi uyarınca görevden alınabilir. Bu madde diyor ki “YÖDAK Başkanı, Yüksek Mahkeme yargıçlarının tâbi olduğu koşullarda görevden alınabilir”.
Yüksek Mahkeme yargıçlarının nasıl görevden alınabileceği ise Mahkemeler Yasası’nda düzenlenmiştir, yani meselenin temeli Mahkemeler Yasası’nın uygulanmasında yatıyor. Bu, hiç yapılmamıştır. Belli ki Akıncı o yasayı açıp okumuş değildir. Hatta Gökçekuş macerasında sayısız kanunsuzluğa imza atan Hakkı Önen bile o yasayı açıp bakmış değildir, açıp okusaydı yapmakta olduğu her şeyin kanunsuz olduğunu görecekti. Netice odur ki Gökçekuş hakkında yapılan yasaya uygun bir tek işlem bile yoktur, bütün olup bitenler kanun namına kanunun tepelenmesinden ibarettir.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.