14 Temmuz 2019 tarihli Sunday Mail gazetesinin manşetinde “spoiler” deniyordu.
Spoiler, yani bozguncu.
Kimmiş bu bozguncu?
Kim olacak, bizim Akıncı.
***
Nedir İngilizce “spoil” kelimesinin anlamı?
Bozmak demek…
Berbat etmek demek…
İçine etmek demek.
***
Bozguncu Akıncı her şeyi bozmuş…
Berbat etmiş…
İçine etmiş.
Neden?
Çünkü şuraya-buraya mektuplar göndererek gaz ve petrol kavgasında ortak komite istemiş, kabahati bu.
***
Toplandılar, yıldırım hızıyla reddettiler.
Akıncı’nın sevgili muhatabı AB cennetinden…
Ve Akıncı’nın uzatmalı siyasal sevgilisi (!) BM Genel Sekreteri’nden de gık çıkmadı.
Yok saydılar o mektupları.
Anastas yazmış olsaydı o mektupların içeriğini bize “nannaklamak” için neler yapacağını tasavvur etmek için kâhin olmaya gerek yok.
***
Bozguncu malûm, peki köpek kim?
Köpek, bizim Akıncı’nın AB cenneti.
“Köpek” diyor Rum medyası bizim Akıncı’nın AB cennetine.
O cennetin hurileri kime hizmet eylemekte?
Rum-Yunan ikilisine.
Kimin kuyusunu kazmakta?
Türk’ün kuyusunu.
Buna rağmen köpeklikten kurtulamıyor.
***
Şöyle diyordu bir Rum gazetesi geçende:
– AB havlıyor, fakat ısırmıyor.
Kime havlıyormuş?
Türkiye’ye.
Havlamak yeterli değilmiş, ısırması da gerekiyormuş.
***
Peki, ısırmadı mı en sonunda?
Isırdı ve aklınca yaptırım uygulamaya başladı Türkiye’mize.
Isırdı ama dişi kesmedi.
O dişlerin dökülmesine de çok zaman kalmadı.
Neden ısırdı Avrupa?
Isırdı, çünkü tepeden-tırnağa ahlâksızdır.
***
Neymiş o yaptırımlar, Ankara açıkladı:
– Kıytırık yaptırımlar.
Ve Ankara o kıytırık yaptırımlara karşı dördüncü gemiyi yola çıkardı.
Rum-Yunan ikilisinin bütün tarihi hezimet ve derslere rağmen anlamadığı bişey var:
– Her kuşun eti yenmez.
Türk kuşu o kuşlardandır.