Dünya tarihinde en ünlü mitoloji kadim Yunan mitolojisidir.
O kadar ki dünyanın bütün okullarında mitoloji dendi mi eski Yunan mitolojisinden örnekler verilir.
İlkokuldan başlayarak bize anlatılan Yunan efsaneleri hâlâ aklımda.
***
Mitoloji…
Yani efsane…
Yani hâyâl…
Yunan tarihi bir mitolojiler, efsaneler, hâyâller tarihidir bir bakıma.
Hâyâlcilikleri küçük yaşta vurulan mitoloji aşılarından kaynaklanmaktadır.
Hâyâl güzeldir, Yahya Kemal “insan hâyâl ettiği müddetçe yaşar” demiştir.
Hâyâl, hâyâl olarak kalırsa baldan tatlıdır.
Hâyâli hakikat kılmaya kalktığınızda ise Yunan mitolojisi Yunan trajedisine döner.
Örnekleri vardır.
Küçük Asya felâketini mitolojik hâyâlleri yüzünden yaşadılar.
Barış Harekâtı’nı da.
***
Meğali İdea kapsamında Anadolu’yu da içine almak üzere yeni bir Bizans İmparatorluğu yaratmaya yeltenmek katıksız bir mitolojiydi.
Yunanistan’ı asırlarca yöneten Türk milletinin hem de 20. asırda bir Yunan sömürgesi olmayı kabulleneceğini, bu aşağılanmaya katlanacağını sanmak da bir mitolojiydi.
Mitoloji, gerçek karşısında her zaman mağlûp olmuştur.
İzmir’e çıkarak Türk bayrağını çizmeleriyle çiğnerken resim çektiren Yunan Kralı Konstantin mitoloji hastalığından muzdaripti hiç kuşkusuz.
İzmir’de keyif sürüp ordusunu Ankara’nın kapısı Polatlı’ya kadar ulaştırdığı zaman Anadolu’daki Yunan işgâl ordusunun Başkomutanı General Hacı Anesti binbir gece efsanelerinin rüyasını görmekteydi, oysa karşılarında hayatında hiç hâyâl kurmamış, baştan-tırnağa realist bir asker vardı, o askerin adı Mustafa Kemal’di.
Mustafa Kemal yalnız Konstantin ve Hacı Anesti’yi değil, Yunan mitolojisinin tatbikatçılığına kalkışan İngiliz emperyalizmini de hem denize dökmüş, hem vatanın hârim-i ismetinde boğmuştur.
***
Doğu Akdeniz’de küçük bir ada, adı Kıbrıs.
Etrafında allem-kallem bir Arap dünyası.
Emperyalizmin batmayan uçak gemisi.
Burnunun ucunda ise koskoca bir Türkiye.
***
Bu manzaray-ı umumiye içinde…
Uzaktaki ufacık Yunanistan’ın…
Yakındaki Anadolu’ya rağmen…
Kıbrıs’ı yutabileceği sevdasına kapılmak…
Bir mitoloji…
Bir efsane…
Bir hâyâldi.
***
Hakikat, her zaman olduğu gibi hâyâli yendi.
20 Temmuz böyle geldi.
Şimdi ise yarım asra yakın bir zaman öncesinde başlattıkları “asker gitsin” nakaratını sürdürüyorlar.
Sen hâyâlden vaz geçmediğine, vazgeçmeyeceğine ve hâlâ hâyâl dünyasında yaşadığına göre niçin gitsin ki?
Hâyâlin gerçeği yendiği nerede görüldü ki?