Kumarhanelerin ne olduğunu ve zararlarını çok iyi biliyoruz.
Bu nedenle, bunları uzun uzadıya anlatmaya gerek yok.
Hele bizim gibi küçük ülkelerde, bunların zararları çok daha büyük oluyor. Bunlar sosyal ve ekonomik yaşama büyük darbe vururken, güçlendikçe siyasal yaşama da el atıp, siyasileri rüşvet dahil çeşitli yöntemlerle kontrolleri altına almayı başarıyorlar.
Bunun örneklerini de çok gördük.
Bunlar medyada ve siyasi yaşamda etkili olduktan sonra da “devlet içinde devlet” yaratmaya kalkışıyorlar.
Bunun da örneklerini görüyoruz.
Şimdi gelelim esas meseleye.
KKTC’de koronavirüs salgını başlamadan önce, kumar baronları “kumarhaneler olmasa KKTC batar” diyordu. Yine bunlara göre en fazla vergiyi de kendileri ödüyordu.
Meğer bunları tümü de palavraymış.
Bunu da koronavirüs salgının başlamasıyla gördük. Kumar baronları hemen ayağa kalkarak “batıyoruz, vergi ve kumarhane imtiyaz izni ücretlerini ödemeyeceğiz” demeye başladılar. Bu da yetmedi. Çalışanlarını bir anda kapının önüne koydular.
Ve hala daha vergi ve kumarhane izni ücretlerini ödemedikleri gibi, şimdi de hükümetin kapısına dayanıp para istiyorlar.
Peki , hani ya kumarhaneler olmasa KKTC batardı?
Önceki gün de kumarhane sahipleri ile hükümet yetkilileri arasında bir toplantı yapıldı. Kumarhane sahiplerinin söylediği şu;
“Vergilerimizi ve kumarhane izni ücretlerini ödeyecek durumumuz yok, devlet bize uzun vadeli, düşük faizli kredi versin, biz bununla vergilerimizi ve kumarhane izni ücretlerimizi ödeyelim, sonra da bu krediyi taksit taksit devlete ödeyelim.”
Ama bu arada şunu da belirteyim ki, bazı kumarhane sahipleri vergilerini ve imtiyaz izni ücretlerini ödemeye hazır.
Ödemeyen ve devleti enayi yerine koymaya çalışan ise büyük kumar baronları. Akıllarınca burada bile vurgun yapacaklar.
SUCUOĞLU’NUN AÇIKLAMASI
Ve, Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanı Faiz Sucuoğlu’nun yaptığı açıklamayı, unutmamak ve unutturmamak için yeniden hatırlatıyorum. Sucuoğlu, bu kumar baronlarına yönelik olarak şunları söylemişti;
“Vicdansızlar attılar insanları dışarıya ve işyerini kapatıp, kaçtılar. Bunları bir yere yazıyoruz. Bu tekerlek dönecek ve yarın sektörler açıldığı zaman eğer biz buralarda isek tehdit anlamında söylemiyorum ama çalışanını dört defa sigortalayacağız. O vicdansızlara yani böyle bir dönemde bu kadar krizin yaşandığı bir dönemde ülkene, çalışanına sahip çıkmazsan ne zaman çıkacaksın? Bu ülkenin her şeyinden nemalanacaksın, kazanacaksın, biriktireceksin, krize girildiği anda da bırakıp gideceksin. Peki ben bunlara ülke adına önümüzdeki süreçte nasıl güveneyim? Demek ki bunlar bizi her zaman yarı yolda bırakacak, kendi çıkarları için yapamayacakları vicdansızlık olmayan insanlardır. Bunlara çok farklı tavır içerisinde olacağız.”
Aydın AKKKURT; Kumar Baronları Devletten Para İstiyor
