Referandum sonrasında yapılan açıklamaları hatırlamaya devam edelim.
BDH GENEL BAŞKANI MUSTAFA AKINCI
“Kıbrıs Türkleri büyük bir adım atmasına karşın, Güney’den bir adım atılmadı. Buna rağmen Güney AB üyesi oluyor. Kıbrıs Türkleri hedefine ulaşamıyor. Bu haksızlıktır. Uluslararası toplumu ve Avrupa Birliği’ni verdikleri sözleri yerine getirmeye ve limanlardan başlayarak ambargoları kaldırmaya çağırıyorum.”
ÇABP GENEL BAŞKANI ALİ EREL
“Referandum sonuçları bizim açımızdan bir başarı göstergesidir. Başarılı bir sonuç aldık. Güvenlik Konseyi’nce hazırlanan taslağın referandum sonucuna göre b yeniden düzenlenmesi gerekir. Kıbrıs Türklerinin cezalandırılmayacağı cümlesi bize yetmez, bunun altının doldurulması, Kıbrıs Türklerinin AB ile buluşturulması gerekir. Kıbrıs Türklerinin en kısa sürede ambargolardan ve izolasyonlardan kurtarılması gerekir. Bu arada Rum tarafında ikinci bir referandum için bir yol bulunması da gerekir.”
DIŞİLERİ BAKANI ABDULLAH GÜL
“Referandum sonucunda Rum tarafının yeni bir ortaklığa ve Kıbrıslı Türklerle beraber yaşamaya ve uzlaşmaya hazır olmadığını açıkça göstermiştir. AB açısından da referandum sonuçları son derece çelişkili bir durum da yaratmıştır. Çözüme ve adayı birleştirmeye hayır diyen tarafı üyeliğe kabul etmekte , buna karşılık sorunun çözülüp adanın birleşmesini arzulayan tarafı da ortada bırakmaktadır. Rum siyasi liderliğinin ve uluslararası toplumun Kıbrıs Türk halkına uyguladıkları haksız ambargo ve kısıtlamalardan vazgeçmelerini bekliyoruz. KKTC’ye uygulanan ambargoların bundan sonra devam etmemesi gerekir. KKTC’nin yalnızlığa itilmesine son verilmelidir. BM Genel Sekreteri Annan taraflardan birinin hayır demesi durumunda planın öleceğini söylemişti, bunu hatırlatıyorum. İkinci bir referandum konusunda da Annan bunun yanıtını vermişti; bu defter kapanır.”
“KKTC’NİN TANINMASINI GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ”
Türkiye ve Çevre Bakanı Osman Pepe, 25 Nisan günü AA muhabirinin referandumla ilgili sorularını yanıtlarken, şunları söyler;
“Bundan sonraki süreçte KKTC’nin üzerindeki ambargo yükünün kaldırılmasını, refah gelişmişlikten daha çok pay alması önceliklerimiz arasında olacak ve gereğini yapacağız. KKTC’nin tanınması bir süreç işidir. Bunu adım adım gerçekleştireceğiz.
“KKTC ÇEMBERDEN ÇIKARILACAK”
IMF ve Dünya Bankası’nın ilkbahar toplantılarına katılmak üzere Washington’da bulunan Türkiye’nin Hazine’den sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan’ın yaptığı açıklama ise şöyledir;
”Artık KKTC’ye uygulanan tavır gözden geçirilmeli, kısa zaman içerisinde KKTC bu çemberden çıkarılmalıdır. KKTC’de artık hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağına inanıyoruz. Görüştüğümüz çevrelerde ve uluslararası kuruluşlarda da aynı görüş kabul görüyor.”
“KKTC’NİN ÖNÜ AÇILDI”
Ohio State Üniversitesi’nde bir konferansa katıldıktan sonra IMF ve Dünya Bankası ilkbahar toplantıları çerçevesinde temaslarda bulunan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan , Washington’da bir grup gazeteciye referandum sonuçlarını değerlendirir ve şunları söyler;
“Kıbrıs Türk halkının evet oyları Kuzey Kıbrıs’ın önünü açıyor. Türkiye için de Avrupa Birliği’ne girişinde kati surette Kıbrıs konusu önümüze konmayacak. Kuzey Kıbrıs’ın ekonomik hayatında da gelişme göreceğiz.”
ÇİÇEK: HERKES SÖZÜNÜ TUTMALI
Ankara’da düzenlenen “Dünya Fikri Mülkiyet Hakları Günü” sempozyumunda konuşan Adalet Bakanı Cemil Çiçek, şu açıklamayı yapar;
“Evet çıkmasını istiyorduk, öyle oldu. Hayır diyen Rum tarafı oldu. Şimdi herkes sözünü tutmalıdır.”
Çiçek’in, Bakanlar Kurulu toplantısından sonra yaptığı açıklama ise şöyledir;
“Hem Kuzey Kıbrıs Türk halkı, hem de Türkiye Cumhuriyeti hükümeti elinden geleni yapmıştır. Referandum öncesinde kim ne söz verdiyse kamuoyuna, kim ne açıklama yaptıysa onun arkasında durmak mecburiyetindedir. Ayrıca bir mazaret üretilmesine gerek yoktur. Tablo ortadadır. Gerçek, bütün çıplaklığı ile ortadadır. “
“KKTC İÇİN YENİ BİR DÖNEM”
AK Parti Grup Başkanvekili Sadullah Ergin, TBMM’de gazetecilerle sohbet ederken, referandum sonuçlarını da değerlendirir ve şunları söyler;
“Çıkan sonuç Türkiye ve KKTC’nin yararınadır. Artık Kıbrıs’ta hiçbir şey 24 Nisan öncesi gibi olmayacaktır. Referandum süreci, Kıbrıs’ta yaşayan soydaşlarımızın lehine neticelenmiş, KKTC’nin yarınları için önemli bir dönüm noktası olmuştur.”
SONUÇ
Aradan yıllar geçmiş ve Annan Planı ile ilgili referandumun 15. Yıldönümüne ulaşmış bulunuyoruz. Ama ne var ki, AB, ABD ve diğer emperyalist güçler tarafından referandum sürecinde verilen sözlerin bir teki bile yerine getirilmedi. Referandumda “evet” diyen Kıbrıs Türkleri cezalandırılırken, şimdi de bir azınlık olarak Rum’un boyunduruğu altına sokulmak isteniyor. (SON)