DOLAR 32,4552 -0.12%
EURO 34,7695 -0.66%
ALTIN 2.439,070,13
BITCOIN %
Lefkoşa
°

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Aydın AKKURT;   Camilere Neden Saldırılıyor?

Aydın AKKURT; Camilere Neden Saldırılıyor?

ABONE OL
03 Haziran 2020 07:26
Aydın AKKURT;   Camilere Neden Saldırılıyor?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Kıbrıs’ta İngiliz Sömürge Yönetimi’nin başladığı günden bu yana camilerimize , dini ve kutsal bildiğimiz yerlere saldırılar sürüyor.
Önceki gün de Limasol’da bulunan Köprülü Camii saldırıya uğradı, yakılmak istendi. Duvarlarına da “İslam’ı istemiyoruz” şeklinde sloganlar yazıldı. Geçtiğimiz yıllarda da Denya Camii saldırıya uğramıştı.
Ve camilere yapılan saldırılar tesadüfü değil. Bu saldırılar ileri sürüldüğü gibi “küçük marjinal grupların” da işi değil.
Camiler, Kıbrıs’ta İslam’ın simgesi ve varlığı olduğu için saldırıya uğruyor.
Camilerimize yönelik saldırılar devam ederken, Rum Yönetimi de KKTC’deki dini faaliyetler ile cami yapılmasını ele alarak, çok çirkin bir kara propaganda yürütüyor;
“Türkiye Kıbrıs’ın kuzeyini İslamlaştıracak, İslam devleti kurulacak.”
Bu kara propaganda da Rum’un işbirlikçileri de geri kalmıyor. Onlar da Rum’un söylediklerini tekrarlıyor;
“KKTC’de İslamlaştırma faaliyetleri devam ediyor, KKTC İslam devletine dönüştürülecek.”
Bunları duyan da , Kıbrıs Türklerinin “Hristiyan” olduğunu ve zorla İslamlaştırılmaya çalışıldığını zannedecek.
Halbuki mesele bu değil. Esas mesele, asırlardan beri Kıbrıs Türk halkını ayakta tutan üç ana unsuru yok etmek. Bunlardan biri Kıbrıs Türklerinin soyu, diğeri dili ve bir diğeri ise dini. İşte bu üç ana unsur sürekli saldırı altındadır.
Türk kimliğini yok edebilmek için “Kıbrıslılık” bilinci gündeme getirilirken, Türkçe’ye karşılık olarak da uyduruk “Kıbrıs dili” yaratılmaya çalışılıyor. Bu arada din de hedef alınmış durumda.
Tabii ki bu üç ana unsura yönelik saldırılar şimdi başlamış değil. Bunun geçmişi çok eskilere dayanır.
Buna da kısaca bakalım.
Kıbrıs’ın fethinden sonra Anadolu’dan getirilip, Kıbrıs’a yerleşen Türkler, inandıkları ve benimsedikleri İslam dini ile bu topraklara geldiler. Fetih, kılıçla gerçekleştirildiği için büyük kiliseler camiye dönüştürülürken Türklerin yerleştiği her köye ve mahalleye de camiler yapıldı.
Bu arada şunu da belirtmek gerekir ki, cami sayısı günümüze göre 1974 öncesinde daha çoktu.
Rum’un ve Ortodoks Rum Kilisesi’nin ana hedeflerinden biri de İslam dinini yok etmek olduğu için, 1963- 1974 döneminde 103 cami, Rumlar tarafından yakılıp, yıkıldı. Mezarlıklar, türbeler, mescitler ve diğer mekanlar da yok edildi.
Biraz daha geriye gidelim;
Kıbrıs’ta 1878 yılında İngiliz Sömürge Yönetimi’nin başlaması ile birlikte, İslam dinine ait yerlere saldırılar başlarken, Hristiyanlaştırma faaliyetleri de yoğunluk kazandı. Rum Ortodoks Kilisesi de bu işin başını çekti.
Kıbrıs’ta Türk döneminde tüm dinlere karşı eşit davranılırken, zorlama ve baskı yapılmadı. Zorla, İslamlaştırma da olmadı.
Ama, Rum Ortodoks Kilisesi, zorla, baskıyla ve tehditle Hristiyanlaştırma faaliyetlerini 1958 yılına kadar sürdürdü.
Günümüzde ise “Kıbrıs’ın kuzeyi İslamlaştırılıyor, İslam devleti kuracaklar “ yaygarasıyla, KKTC’deki dini faaliyetleri engellemeye ve Kıbrıs Türklerini dinden uzaklaştırmaya çalışıyorlar.
Bu konuda en büyük yardımcıları ise içimizdeki işbirlikçileri.
Ve, tüm bu yaşananlara baktığımızda, şu soruyu sormak gerekir;
İslamlaştırma mı yoksa Hristiyanlaştırma faaliyetleri mi yürütülüyor?

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.