Seçimden aylar önce, başta AB ve ABD olmak üzere emperyalist güçlerin dayattıkları çözüm şeklini kabul edecek bir hükümet oluşturabilmek için harekete geçtiklerini yazmıştım.
Rum Yönetimi de buna tam destek veriyordu.
Seçimden sonra da bu hükümet şeklini oluşturabilmek için de her yol ve yöntem kullanılıyor. Buradaki ana hedef ise yeniden başlayacak olan müzakere sürecinde Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya destek vermek ve dayatılan çözüm şeklini hayata geçirmek.
Bunun ip uçlarını da 4 parti arasında yürütülen koalisyon çalışmalarında görüyoruz. CTP ve TDP, yapılan koalisyon görüşmelerinde halka hizmeti bir kenara bırakarak Kıbrıs konusu ile müzakereleri öne çıkarıyor. Bunun yanısıra Türkiye ile ilişkilerimize darbe vuracak dayatmalarda da bulunuyorlar.
TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit de dün “polis sivile bağlanmalı” diyerek, koalisyon görüşmelerinde nelerin konuşulduğunu gözler önüne serdi. Gelen bilgilere göre ise CTP ile TDP’nin dayattıkları şunlar;
“GKK Komutanı, Merkez bankası Müdürü ve Sivil Savunma Teşkilat Başkanı, Başbakan tarafından atanmalı. Polis sivile bağlanmalı. Yeniden başlayacak olan müzakere sürecinde Cumhurbaşkanı Akıncı’ya ve birleşik Kıbrıs çözüm şekline tam destek verilmeli. DP, federasyona dayalı çözüme karşıyız demekten vazgeçmeli.”
Durum, işte bu noktada.
Böyle bir koalisyon hükümetinin kurulup , kurulamayacağına da DP karar verecek.
Bunu da bekleyip , göreceğiz.
AKINCI POLİSİ HEDEF ALDI
Daha önceki eylemlerde Başbakanlık , Meclis , diğer bakanlıklar ve Büyükelçilik binası saldırıya uğrarken, sesini çıkarmayan Cumhurbaşkanı Akıncı, Afrika gazetesinin camları kırılınca , polise yönelik çok ağır eleştirilerde bulunmaya başladı.
Tabii ki buradaki hedef polis değil. Esas mesele, “polisi sivile bağlamının” yolunu açmak. Zaten, Akıncı’nın ruhani liderliğini yaptığı TDP de bunu söylüyor. “Polis hemen sivile bağlanmalı” diyor.
Bu nedenle, Akıncı yaptığı açıklamalarda samimi değil. Açıklamaları belirli bir siyasi hedefe yönelik.
MECLİS ÖNÜNDE EYLEM YAPILMASININ YOLUNU KİM AÇTI?
Meclis binası ile Büyükelçilik binası karşı karşıya. Aralarından bir yol geçiyor.
Daha önceleri Meclis ile Büyükelçilik binası önünde eylem ve gösteri yapmak yasaktı.
Polis, gereken güvenliği alır, yolları kapatır ve eylemcileri Meclis ile Büyükelçilik binası önüne yaklaştırmazdı.
Peki ne oldu?
CTP ile bazı sendikalar, “Meclis önünde eylem yapmamız engellenemez” diyerek mahkemeye başvurdu.
Mahkeme de “Polis eylem yapılmasını engelleyemez” şeklinde bir karar verdi.
Bu karardan sonra da Meclis ile Büyükelçiliğin önü eylem yerine döndü.
Herhalde Akıncı bunu bilmiyor. Bunu bilse, belki de “polis güvenliği sağlamakta yetersiz kaldı” demezdi.
Bu arada, provokatör Şener Levent’in açıklamalarına bakıyorum;
“Polis seyirci kaldı, eylemciler binaya girip bizi öldüreceklerdi” diyor.
Vallahi pes doğrusu!
Afrika gazetesinin içinden çekilen görüntüler ortada. Şener Levent tuvalete saklanırken, polisler içeriye giren bir eylemciyi etkisiz hale getirdikten sonra, dışarıya çıkardı. Eylem sona erene kadar da polisler içeride kaldı.
Ama, tuvalete saklanan Şener bunları göremedi…
Ne diyelim?
Yalanın bini bir para…
GÜNDEM
15 Ocak 2025SPOR
15 Ocak 2025GÜNDEM
15 Ocak 2025SPOR
15 Ocak 2025SPOR
15 Ocak 2025GÜNDEM
15 Ocak 2025GÜNDEM
15 Ocak 2025Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.