Rum-Yunan ikilisi 1954 yılının Aralık ayında gerçekleşen BM Genel Kurulu’nda “Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhak edilmesi” kararını elde edemeyince, bunu silah zoruyla gerçekleştirmek için EOKA terör örgütünü kurdu.
EOKA’nın ilk bildirisinde de şu ifadeler vardı; “Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlamak için mücadele edeceğiz. Birinci hedefimiz İngilizler daha sonra ise Türklerdir. Anadolu’daki Türk ulusunun Kıbrıs’taki uzantısı olan Türkler yok edilecektir.”
Bu hedefe ulaşabilmek için de Kıbrıs Türk halkına yönelik saldırılar ve katliamlar başladı. TMT öncülüğünde verilen direniş sayesinde de iki halkın eşit kurucu olduğu “Kıbrıs Cumhuriyeti”ne ulaşıldı. Bu cumhuriyetin ilk Cumhurbaşkanı olan Enosis’e yeminli Başpiskopos Makarios da şu açıklamayı yapacaktı;
“Kıbrıs Cumhuriyeti Enosis’e sıçrama tahtası olacaktır.”
Ve bu hedefe ulaşabilmek için de 1963 Aralık ayında Kıbrıs Türkü’nü yok etmek ve Enosis’i gerçekleştirmek için saldırlar başladı.
Ama yine başaramadılar. 15 Temmuz 1974 darbesi ile bunu gerçekleştirmeye çalıştıklarında ise kayaya tosladılar. Ve özetle belirtmek gerekirse EOKA demek Enosis mücadelesi demektir.
***
İçimizdeki bazı çevreler ise “EOKA mücadelesi ölmüştür” derken, Rum liderliği farklı konulmaktadır. EOKA’cıları anma törenlerinde konuşan Rum liderler “EOKA mücadelesinden ilham aldıklarını” söylerken, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ise şöyle demektedir;
“EOKA mücadelesi yolumuzu aydınlatıyor”
Peki, EOKA’nın aydınlattığı yol nedir? Tabii ki Enosis yolu. Ve demek oluyor ki, Rum tarafı hala daha Enosisten vazgeçmiş değil. Bunu da Rum liderlerin açıklamalarında, Rum Meclisi’nde alınan kararlarda her gün görmekteyiz.
Rum kilisesi ile Rum yönetimi önceki gün, 1821 yılında Kıbrıs Türklerini kılıçtan geçirip, Enosisi gerçekleştirmeye çalışan Başpiskopos Kiprianu’yu “ulusal kahraman” ilan etti.
Dün de, Rum Bayındırlık Bakanı, “Mücadelemizin referans noktası EOKA mücadelesidir” dedi.
Peki, bu zihniyete sahip Rum tarafı ile nasıl bir çözüme ulaşılacak, bu mümkün mü? Elbette ki değil. Bunu da her gün görüyoruz. “Biz Türklerle birlikte yaşamak istiyoruz” diyen Anastasiadis, diğer tarafta “EOKA mücadelesi yolumuzu aydınlatıyor” diyebiliyor. Bu yolda ilerleyebilmek için de Türkiye’nin garantörlüğü ile müdahale hakkın kaldırılmasını ve Türk askerinin Kıbrıs’tan uzaklaştırılmasını istiyor. Velhasıl kelam EOKA, hala daha yaşıyor.
Başka söze de gerek yok…
GÜNDEM
07 Ekim 2024SPOR
07 Ekim 2024GÜNDEM
07 Ekim 2024SPOR
07 Ekim 2024SPOR
07 Ekim 2024GÜNDEM
07 Ekim 2024GÜNDEM
07 Ekim 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.