DOLAR 32,5482 0.1%
EURO 34,9203 0.69%
ALTIN 2.434,540,08
BITCOIN 21745120,49%
Lefkoşa
°

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Aydın Akkurt;    KKTC düşerse  Türkiye de düşer

Aydın Akkurt; KKTC düşerse Türkiye de düşer

ABONE OL
31 Mayıs 2018 09:51
Aydın Akkurt;    KKTC düşerse  Türkiye de düşer
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Kıbrıs’ın stratejik öneme sahip olduğunu söylemeye gerek yok.
Bu, zaten asırlardan beri biliniyor. Bu nedenle de tarih boyunca pek çok ülke Kıbrıs’a sahip oldu. Gümümüzde de değişen bir şey yok.
Akdeniz’i, Ortadoğu’yu ve enerji kaynaklarını kontrol etmek için Kıbrıs’a sahip olmak gerekir. Türkiye’yi dört bir yandan kuşatmak isteyenler için de Kıbrıs oldukça önemli.
Bu arada tarihe de kısa bir göz atalım.
Osmanlı İmparatorluğu’nun, Birinci Dünya Savaşı’na Almanya’nın yanında katılmasını bahane eden İngiltere, 1914 yılının Kasım ayında tek yanlı bir kararla Kıbrıs’ı ilhak etti.
Bu şekilde, Türkiye’nin güney sahilleri kontrol altına alınırken, İngiliz askeri birlikleri de Kıbrıs üzerinden Çanakkale’ye gönderildi. Aynı şekilde, Kıbrıs’ta oluşturulan kamplarda eğitilen Ermeni askeri birlikleri de Türkiye’nin Güney bölgelerine gönderildi.
Yani, Kıbrıs, Türkiye’ye yönelik bir kuşatmanın veya saldırının an üssü durumunda.
Bunun farkında olan Mustafa Kemal Atatürk de özetle şöyle demişti;
“Efendiler Kıbrıs’a dikkat ediniz. Kıbrıs elden giderse bütün ikmal yollarımız kapanmış olur.”
Ve gelelim günümüze.
Türkiye’nin 1974 yılında gerçekleştirmiş olduğu Barış Harekatı’ndan sonra, Kıbrıs’taki Türk askeri varlığı ve KKTC’nin kurulması emperyalist güçler tarafından hazmedilmedi.
Çünkü, KKTC Doğu Akdeniz’de Türk egemenliğinin dayanak noktasını oluşturuyor. Enerji kaynaklarının bulunduğu Doğu Akdeniz’deki Türk egemenliğini sona erdirebilmek için de KKTC’nin ortadan kaldırılması gerekir.
Bu nedenle se KKTC sürekli olarak hedef alınıyor.
Annan Planı ile KKTC’nin ortadan kaldırılması denendi ama bu plan başarılı olamadı. Şimdi de Guterres Belgesi ile bunu başarmaya çalışıyorlar.
KKTC’yi ortadan kaldırmanın yolu da Türkiye’nin garantörlüğü ile müdahale hakkının kaldırılmasından ve Türk askerinin Kıbrıs’tan uzaklaştırılmasından geçer.
Bunlar gerçekleştirilirse KKTC ortadan kalkar, Doğu Akdeniz’de de Türk egemenliği sona erer. Daha sonra ise sıra Türkiye’nin dört bir yandan kuşatılmasına ve parçalanmasına gelir.
Peki, Rum-Yunan ikilisi ile emperyalist güçler bu hedeflerine müzakere masasında ulaşabilir mi?
Bu mümkün değil.
Müzakere masasında bu olmayacağına göre, geriye silahlı müdahale, yani savaş gelir.
Ama ne var ki, Rum-Yunan ikilisi Türkiye ile savaşı göze alamaz. Bunun sonu Rum-Yunan ikilisi için büyük bir yenilgi olur.
Emperyalist güçler de bunun farkında.
Farkında oldukları için de sürekli olarak Rum-yunan silahlanmasına büyük destek veriyorlar. AB, ABD ve diğer emperyalist güçler de “askeri anlaşmalar” ile Rum tarafını korumaya almış durumda.
Yani, kendilerine göre herşey hazır.
Geriye ise “uygun zamanı” beklemek kaldı.
Daha önceki uygun zaman FETÖ terör örgütün darbe kalkışmasının başarılı olmasıydı.
Şimdiki uygun zaman ise Türkiye’nin kaosa ve iç çatışmaya sürüklenmesi.
İşte o an geldiğinde harekete geçecekler.
Tabii ki sonucun ne olacağı belli değil.
Çünkü, Türk ulusu hangi koşulda olursa olsun, her türlü saldırıyı püskürtecek güçtedir.
Dileğimiz ise, Rum-Yunan ikilisi ile emperyalist güçlerin böyle bir çılgınlığa girişmemesi…

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.