0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

1

Kıbrıs Türk halkının karşısında, Rum-Yunan ikilisi ile emperyalist güçler duruyor. Tabii ki, bunların Kıbrıs Türk halkı için oluşturduğu tehdit büyük.
Ama, bunlara karşı Kıbrıs Türk halkı yalnız değil. Türkiye’nin garantörlüğü ile Türk askeri varlığı, dışarından gelecek her türlü tehdit ve saldırıyı önleyecek güçte.
Bundan da kimsenin şüphesi yok.
Ama ne var ki, Kıbrıs Türk halkı ile gençliği içeriden de büyük tehdit ve saldırı altında. Bu tehdit ve saldırıyı da kumar-fuhuş-uyuşturucu üçlüsü oluşturuyor.
Rum Yönetimi, Kıbrıs Türk gençliğini zehirlemek için sınır kapıları üzerinden KKTC’ye uyuşturucu gönderirken, uyuşturucu baronları da gençlerimizi zehirlemek için her yolu ve yöntemi kullanıyor. Ve, ne kadar acıdır ki, bu uyuşturucu baronlarından bir teki bile bugüne kadar yakalanmış değil.
Uyuşturucudan tutuklanıp, mahkemeye çıkarılanlar ise sadece çocuk yaştaki gençlerimiz. Bu arada uyuşturucu bağımlısı haline gelen gençlerimizi tedavi edecek merkezlerimiz de yok.
Ülkenin başına bela olan bir diğer unsur ise fuhuş. Bu fuhuş belası sosyal yapımıza büyük darbe vururken, ailelerin dağılmasına ve salgın hastalıklara da neden oluyor. Bunların yanısıra ülkenin imajı da “insan ticareti yapılıyor” gerçeği ile zedeleniyor. Bu konuda da gereken önlemler alınmış değil.
Bir diğer bela ise, kumar, bet ve yasa dışı bahis.
Gençlerimiz kumar bataklığına sürüklenirken, aileler dağılıyor, çok büyük felaketler yaşanıyor. Hatta kumar belası yüzünden iflasa sürüklenip, intihar edenler de var.
Son dönemde ise, büyük bir servete ulaşan kumar baronları ülke siyasetine, yönetimine ve medyasına el uzatmaya başladı. Akıllarınca, ülkeye egemen olacaklar. Kendilerine karşı çıkanları ise her yolu ve yöntemi kullanarak yok etmeye çalışıyorlar.
Türkiye Mali Suçları Araştırma Kurulu’nun, KKTC’deki casinolara yönelik olarak düzenlediği operasyon ile de, kumar baronların sahip olduğu servet ve paraya dayalı güç ortaya çıktı. Bugüne kadar yurt dışına aktardıkları paranın toplamı 5 milyar Dolar. Tabii ki tespit edilemeyenler de var.
İşte, sahip oldukları bu büyük parasal güçle, rüşvetle, tehditle, baskıyla bu ülkeye hakim olmaya çalışıyorlar.
Ama, bu kolay olmayacak. Buradakiler buna göz yumsa dahi, Türkiye buna seyirci kalmayacak.
Bunu da hep birlikte göreceğiz.
Bu üçlü beladan kurtulabilmek için de birlikte mücadele etmekte yarar var. Aksi takdire direniş azmimiz ile toplumsal yapımız yok olacak.
Ne yani, İngiliz’e ve Rum’a boyun eğmeyen bu halk, kumar, fuhuş ve uyuşturucu baronlarına mı boyun eğecek?
Öyle yağma yok…