Bu akşam üzeri “Sendikal Platform” bir yürüyüş düzenleyecek. Ekonomik sıkıntıları ve hükümetin olumsuz tutumunu protesto etmek, elbette ki sendikaların ve sivil toplum örgütlerinin demokratik hakkı.
Elbette ki, sendikalar ve sivil toplum örgütleri yürüyecek ve ekonomik sıkıntılara karşı hükümetten olumlu icraatlar ve tedbirler talep edecek.
Ama, bu akşamüzeri yapılacak olan yürüyüş farklı. Bu yürüyüşün başını çekenlerin niyeti farklı. Pek çok sendika ve sivil toplum örgütü “ekonomik sıkıntılara çare bulamayan hükümeti protesto edeceğiz” derken, azınlık bir grup olmalarına rağmen, başı çekenler düzenlenecek olan yürüyüşü farklı şekilde nitelendiriyor.
Yaptıkları açıklamalar da ortada.
Kimisi bu yürüyüşe “çözüm yürüyüşü” derken, kimisi de “toplumsal yok oluşa karşı yürüyüş” diyor. Bunlar, “Türkiye’den kurtulalım, tek kurtuluş Rum’la birleşmek” derken, halkı da Büyükelçiliğe yürümeye çağırıyor.
Amaçları ise halkı Türkiye’ye karşı kışkırtmak, provokasyona dayalı çatışma yaratmak. Daha sonra ise dünyaya “Kıbrıs Türkleri Türkiye’ye karşı ayaklandı” şeklindeki haberleri servis etmek. Tabii ki buna Rum propaganda birimleri de yardımcı olacak.
Bu yürüyüşün farklı bir hedefi daha var.
Önümüzdeki günlerde yeniden başlaması beklenen müzakerelere destek vermek. Ama nasıl ve hangi şekilde?
Yaptıkları açıklamalara baktığımızda da bunu açık bir şekilde görebiliyoruz. Söyledikleri ise şu; “Müzakereler kaldığı yerden başlamalı, Guterres Belgesi temel alınmalı, bir an önce çözüme ulaşılmalı.”
İşte verdikleri destek ve istedikleri bu.
Peki, müzakerelerin kaldığı yerden başlamasını ve Guterres Belgesi’nin temel alınmasını başka kimler istiyor?
Emperyalist güçler ile Rum-Yunan ikilisi.
Peki, neden?
Çünkü, Guterres Belgesi Türkiye’nin garantörlüğünün kaldırılması ile Türk askerinin Kıbrıs’tan uzaklaştırılmasını içeriyor.
Türkiye’nin garantörlüğü kalktığında ve Türk askeri çekildiğinde ise Doğu Akdeniz’de Türk egemenliğinin dayanak noktası olan KKTC sona erecek. Kıbrıs, elen adası olma yoluna girerken, Doğu Akdeniz’deki enerji kaynakları da emperyalist güçlerin eline geçecek.
Ve, “Guterres Belgesi temel alınmalı” diyenler de emperyalizme hizmet ediyor. Daha açık bir deyişle; kendilerini “solcu” olarak tanıtanlar emperyalizmin hizmetinde.
***
Dileğimiz bu akşam üzeri yapılacak olan yürüyüşün olgunluk içinde tamamlanması. Provokasyonlara ve çatışmalara geçit verilmemesi.
Zaten, bu yürüyüşe ekonomik nedenlerle katılacak olan sendikalar ile sivil toplum örgütleri bunun farkında.
Provokatörlere geçit vermeyeceklerini de biliyoruz…