Bugün, Annan Planı ile ilgili olarak yapılan referandumun 18. yıldönümü.
Hani o, emperyalist güçlerin verdikleri sözler ile yaptıkları vaatlere kanarak, “Yes be annem” diyerek, “evet” dediğimiz referandumun yıldönümü.
Kimseden ne bir açıklama geldi, ne de bir ses çıktı.
Halbuki, referandumum birinci yıldönümünde başta CTP olmak üzere “yes be annemciler”, Lefkoşa’da İnönü Meydanı’nda büyük bir kutlama düzenlemişlerdi.
“Kıbrıs Türk halkının dünya ile bütünleştiğini, ambargolar ile izolasyonların kaldırılacağını, refah dolu yarınların kapıda beklediğini” söylüyorlardı.
Ne diyeceklerdi ki; öyle kandırılmışlardı.
Şimdi ise kimse ortalıkta yok. Ne bir kutlama var, ne de bir açıklama.
Tümü de utanç ve pişmanlık içinde.
Ama, ne fayda. Atı alan Üsküdar’ı geçti.
Ve, referandumda “evet” diyen Kıbrıs Türk halkının yüzüne bakarak, hala daha “siz referandumda evet demekle devletinizden ve egemenliğinizden vazgeçtiniz” diyorlar.
Dayatılmaya çalışılan “tek devlete ve tek egemenliğe dayalı çözüm şeklinin” nedeni de bu.
KISACA HATIRLAYALIM
Annan Planı ile ilgili referandum sürecinde, Kıbrıs Türk halkının “evet” demesi için AB, ABD, BM, İngiltere ve diğer emperyalist güçler tarafından verilen sözleri ve yapılan vaatleri kısaca bir hatırlayalım.
Tümü de şöyle diyordu;
“Kıbrıs Türkleri evet Rumlar hayır derse, evet diyecek olan Türk tarafı ödüllendirilecek, evet diyen Türk tarafı açıkta ve soğukta bırakılmayacak, izolasyonlar ve ambargolar kaldırılacak, Türk tarafındaki hava limanlarına uçaklar inecek, limanlarına gemiler gelecek, Türk tarafının ekonomisini kalkındırmak için her türlü yardım yapılacak.”
Dahası da var;
“Hayır diyecek olan Rum tarafı cezalandırılacak, Rum tarafı hayır Türk tarafı evet derse KKTC’nin tanınması için girişimler başlatılacak. Kıbrıs konusu AB ile müzakerelerinde bir kez daha Türkiye’nin önüne engel olarak konulmayacak.”
Ve daha bir sürü söz ve vaat…
NE OLDU?
Sonuçta, Kıbrıs Türkleri referandumda “evet” dedi. Peki ne oldu?
Onu da anlatalım;
Verilen sözlerin ve yapılan vaatlerin bir teki bile yerine getirilmedi. Hayır diyen Rum tarafı AB üyeliğine alınarak ödüllendirilirken, “evet” diyen Türk tarafı açıkta ve soğukta bırakılarak cezalandırıldı.
Ambargolar ve izolasyonlar ise daha da ağırlaşarak devam ediyor. Ne uçaklar iniyor, ne gemiler geliyor.
Bırakın KKTC’nin tanınmasını, KKTC’yi yok etmek için her yol ve yöntem kullanılıyor.
AKINCI HESAP SORACAK MI?
Referandumdan hemen sonra “bize verilen sözler yerine getirilmezse hesap soracağız diyen” o günlerin Başbakanı Mehmet Ali Talat ile diğerleri nerede?
Hesap sormak için ne yaptılar?
Hiçbir şey.
Peki, o günlerde BDH Genel Başkanı olan ve “evet” denilmesi çağrılar yapan Mustafa Akıncı, bugün Cumhurbaşkanı.
Peki, verilen ve yerine getirilmeyen sözlerin hesabını soracak mı?
Şimdi bu görev , ona düşüyor.
Ne yapacağını da bekleyip, göreceğiz.
GÜNDEM
11 Eylül 2024SPOR
11 Eylül 2024GÜNDEM
11 Eylül 2024SPOR
11 Eylül 2024SPOR
11 Eylül 2024GÜNDEM
11 Eylül 2024GÜNDEM
11 Eylül 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.