Halkımız, KKTC’nin 34. kuruluş yıldönümünü büyük bir coşku ve heyecanla kutlarken, Rum tarafında da “kınama” etkinlikleri düzenleniyor.
Bu etkinliklerde KKTC ile Türkiye’ye yönelik çok ağır ve çok çirkin hakaretler yapılıyor.
Rumlar adeta kudurmuş gibi. Ellerinden gelse, sınırları aşıp, KKTC’ye yürüyecekler. Taş üstünde taş, gövde üstünde baş bırakmayacaklar.
Ama bunu yapmak kolay değil.
Kudurma yalnız Rum tarafında değil.
Bizim tarafta da kuduranlar var.
Bizde ki bir avuç işbirlikçi de KKTC’ye saldırıyor. Kan ve can pahasına kurulan devlete “Banana devleti” diyerek hakaretler yapılıyor.
Bunları, üzülerek izliyoruz.
Hem bu devletin parasını alacaksın, bu devletin olanaklarından yararlanacaksın, bu devletin koruması altında evinde rahat uyuyacaksın, hem de hakaret edeceksin.
Peki, bunları önleyecek yasalar yok mu?
Elbette ki var, ama Başsavcılık seyirci kalmaya devam ediyor.
***
Bazı milletvekillerine de bakıyorum.
Meclis’te “KKTC’yi koruyacağına” dair yemin eden bazı milletvekilleri, KKTC’ye hakaret edebiliyor, kutlama törenlerine “rezalet” diyerek saldırabiliyor.
Sosyal medyada her türlü çirkin hakareti ve provokasyonu yapıyor.
Kendisine hakaret edildiğinde de mahkemeye koşturuyor.
Peki, Meclis Başkanı, KKTC’ye hakaret eden bu milletvekillerine karşı ne yapıyor, bunları kulaklarından tutup, uyarıyor mu?
Ne gezer?
***

Bu milletvekillerinin sosyal medyadaki paylaşımlarına bakıyorum. Yazdıkları şunlar;
“Kutlama törenleri tam bir rezalet, yollar kapandı, evimizde rahat uyuyamıyoruz.”
Utanmazlığa bakınız.
Bu devlet ve Türk askeri burada olmasa ne yapacaksınız, evlerinizde rahat mı uyuyacaksınız?
Bir gece uyurken Rumlar tarafından evinizden alınacaksınız. Sizi önce kazığa oturtacaklar, sonra da gömecekler.
Ağlamanız, yalvarmanız da bir işle yaramayacak.
Ananızı ağlatacaklar.
***

Bir milletvekili, nasıl olur da KKTC’ye hakaret edebilir?
Bunu anlamakta zorlanıyorum.
Ya soyunda, ya da genlerinde bir bozukluk olmalı.
Veya, provokasyona oynuyor, kardeş, kardeşe kırdırmaya çalışıyor.
Bu nedenle dikkatli olmakta yara var.
Ve son söz;
Ne yaparlarsa yapsınlar, KKTC vardır ve her yıl da kutlama törenleri yapılacaktır.
Var mı karşı çıkan?
Sosyal medyada, klavye başında değil, halkın önünde karşı çıksınlar.