DOLAR 32,5196 0.09%
EURO 34,8952 -0.24%
ALTIN 2.446,960,46
BITCOIN 20871460,47%
Lefkoşa
°

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Aydın AKKURT yazdı;  Provokasyonlar ve tiyatrolar

Aydın AKKURT yazdı; Provokasyonlar ve tiyatrolar

ABONE OL
20 Ağustos 2019 13:33
Aydın AKKURT yazdı;  Provokasyonlar ve tiyatrolar
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Annan Planı ile ilgili referandum sürecinde, halkı kutuplara ayırıp, çatıştırmak için her yol, yöntem ve provokasyon kullanıldı.
Yaratılan kaos ve çatışma ortamında da , her türlü söz verilerek, vaatler yapılarak halkın “evet” demesi sağlandı.
Çünkü, bilinçli olarak yaratılan kaos ve çatışma ortamında, halk Annan Planı’nın neler içerdiğini tartışamadı.
Zaten istenilen ve hedeflenen de buydu.
Daha sonraki dönemlerde ve özellikle Kıbrıs konusunun kritik dönemeçlerinde de , bir takım provokasyonlarla halkın kutuplara ayrılması yine sağlandı. Halkın kutuplara ayrılmasıyla birlikte çatışma ve kaos ortamları yaratıldı.
Kurt “puslu havayı sever” misali, istenler de elde edildi.
Şimdi, Kıbrıs konusuyla ilgili müzakere sürecinin kaldığı yerden yeniden başlamasına yönelik dayatmalar devam ederken, provokasyonlar yeniden gündeme gelmeye başladı.
Bu arada önümüzdeki yıl yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimini de unutmamak gerekir. İşte, yaratılmaya çalışılan gerginlik ve kaos ortamıyla, halkın dikkati müzakerelerden ve Cumhurbaşkanlığı seçiminden çok farklı noktalara çekilmek isteniyor.
Belirledikleri strateji ise daha önce yaptıkları gibi, halkı kutuplara ayırıp, belirledikleri hedefe ulaşmak.
Bunları belirttikten sonra son günlerde yaşananlara da kısaca bir bakalım.
Doğu Akdeniz’de çok kritik gelişmelerin yaşandığı ve Kıbrıs konusu ile ilgili müzakerelerin yeniden başlatılmaya çalışıldığı ve Cumhurbaşkanlığı seçimin yaklaştığı bu dönemde, “bir delinin bir kuyuya taş atması” misali, “tiyatro oyunu” gündeme getirildi.
Bu “tiyatroyla” da halk ikiye ayrıldı.
Bunca önemli gelişmelere dikkat edilmesi gerekirken, “tiyatro” ile meşgul olunmaya başlandı. Zaten hazırlanan “tiyatronun” amacı da buydu.
Ve, aynı stratejiye hizmet eden “sağlı-sollu” provokatörler de harekete geçti.
Varsa, yoksa “tiyatro”…
Tabii ki bu arada şunu da belirtmek gerekir;
Hiçbir devlet kurumu ve devlet çalışanı, devleti ve ulusal değerleri aşağılayamaz. Bunun yasalarımızda da yeri var.
Böyle bir durumda da yapılması gereken çok basit;
Bunları kulaklarından tutup, kapının önüne koymak ve yargıya havale etmek.
Ama, bu yapılmayıp, bunu yapanlarla tartışma ve kavga ortamına girmek, sadece bunu bilinçli olarak hazırlayanların amacına hizmet eder.
Ve bakalım daha hangi “tiyatrolar” gündeme getirilecek?.
Hep birlikte izleyip, göreceğiz.
Bu nedenle dikkatli ve uyanık olmakta yarar var.
Bu arada şunu da belirteyim;
“Baş milliyetçi” geçinen bazılarını da sakın aldanmayın. Bunlar ulusal güçlerin arasına yerleştirilmiş etki ajanlarıdır. Bunlar da solcu geçinen ajanlar gibi dış güçlerin hizmetindedir.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.