DOLAR 32,3660 0.11%
EURO 35,0553 -0.15%
ALTIN 2.321,630,12
BITCOIN 22927182,85%
Lefkoşa
°

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Başçeri;   KKTC’nin hakları korunacak

Başçeri; KKTC’nin hakları korunacak

ABONE OL
28 Aralık 2018 10:52
Başçeri;   KKTC’nin hakları korunacak
0

BEĞENDİM

ABONE OL

NACAK GAZETESİ- Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi’nde (UKÜ) “Doğu Akdeniz’de Enerji Politikaları Paneli” düzenlendi.
Panelde konuşan Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Doğu Akdeniz’de uluslararası ilişkiler nizamının tesis edilmekte olduğu bir dönemden geçildiğini enerji politikalarının da yeniden şekillendiğini söyledi.
“DOĞU AKDENİZ”
Başçeri, Doğu Akdeniz’de hedefin barış istikrar ve refah olduğunu söyleyerek, bu hedefe ulaşmanın mümkün ama zor olduğunu kaydetti.
Suriye, İsrail, Filistin, Lübnan ve Ürdün’ün durumunu değerlendiren Başçeri, uluslararası toplumun önde gelen devletlerinin de bölgede aktör olma çabasında olduğunu belirtti.
Başçeri, son dönemde Doğu Akdeniz’in krizlerle anıldığını, bölgede karmaşık ve birbirine geçmiş konuların var olduğunu söyledi.
Başçeri, Kıbrıs konusu ve Doğu Akdeniz’de ilgili bütün kıyıdaşlar arasında deniz sınırlarının hakkaniyete dayalı olarak henüz belirlenmemiş olmasının temel sorunu teşkil ettiğini kaydetti.
Doğu Akdeniz’de en uzun kıtasal kıyı şeridine sahip ülke olan Türkiye’nin doğal kaynaklardan istifade etmesi ve meşru menfaatlerin korunmasının, temel dış politika önceliklerinden olduğunu söyleyen Başçeri, “Kıbrıs konusu yokmuş ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi normal bir devletmiş gibi atılmak istenen bazı adımlar ile ülkemizi, KKTC’yi ve Kıbrıs Türklerini dışlamaya çalışan uluslararası hukuka ve iyi komşuluk ilişkilerine aykırı girişimlerin hayata geçirilmesi mümkün değil” dedi.
“HAKLARIMIZI KORUYACAĞIZ”
Kıbrıs adasının batısındaki deniz alanlarında Türkiye’nin uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru ve egemen haklarını koruyacaklarını kaydeden Başçeri, Kıbrıs Türklerinin hidrokarbon üzerindeki eşit ve asli haklarını korumak için her türlü desteği vermeye devam edeceklerini vurguladı.
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın (TPAO) son dönemde edindiği imkanlarla Barbaros Hayrettin Paşa Sismik Araştırma Gemisi ve Fatih Sondaj Gemisi’nin faaliyetlerini sürdüreceğini söyleyen Başçeri, hem KKTC tarafından TPAO’ya verilen ruhsat alanlarında, hem de Türkiye’nin kıta sahanlığında planlı ve düzenli bir şekilde çalışmalarını devam ettireceklerini ifade etti.
Başçeri adanın batısındaki durumu da şöyle açıkladı:
“Türkiye uluslararası hukuk çerçevesinde Doğu Akdeniz’deki kıta sahanlığının dış sınırlarını BM nezdinde kayda geçirmiştir. Türkiye Petrolleri’ne ruhsat verilen bu alanlarda da devlet uygulamalarını sürdürmektedir. Barbaros Hayrettin Paşa Sismik Araştırma Gemisi o bölgelerde sismik araştırmayı devam ettiriyor. Kıta sahanlığımız üzerindeki egemen haklarımızı tam olarak kullanmaya devam edeceğiz. Bu bağlamda kıta sahanlığımızda doğal kaynak arama ve bilimsel araştırma amacıyla yapılacak her türlü faaliyet uluslararası hukuka uygun usüller ve düzenlemelere göre Türkiye’nin izinine tabii olarak yürütülmektedir ve bundan sonra da öyle yürütülecektir. Hiçbir yabancı ülke, şirket veya gemi kıta sahanlığımızda ve üstündeki deniz alanlarında izinsiz olarak hidrokarbon kaynakları ve bilimsel araştırma faaliyeti yürütemezler. Bu husus tartışmasız bir gerçektir”
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Yunanistan’ın maksimalist ve gerçek dışı bazı iddiaları bulunduğunu dile getiren Başçeri, uluslararası deniz hukukuna ve teamül hukukuna aykırı şekilde 12 kilometre karelik bir ada olan Meis için adanın üç katı büyüklüğünde, yaklaşık 40 bin kilometre karelik deniz yetki alanı üzerinde hak iddiasında bulunmanın Yunanistan bakımından izah edilebilir bir yanı bulunmadığını belirtti.
Başçeri, bu iddialar ve taleplerin “hukuken batıl ve adeta gülünç olduğunu” ve Türkiye tarafından reddedildiğini söyledi.
“SORUNLARI TETİKLEYECEK”
Doğu Akdeniz’de Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin normal bir devlet olmadığının bilincine varılması gerektiğini vurgulayan Başçeri, Kıbrıs konusu yokmuş ve her şey normalmiş gibi hareket ederek tasarruflarda bulunulmasının yeni sorunları da tetikleyeceğini ifade etti.
Rumların, Yunanlıların ve birtakım üçüncü tarafların bunu iyi kavraması gerektiğine işaret eden Başçeri, “Üçüncü tarafların üçlü işbirliği formatlarında bir araya gelerek uluslararası hukuku ve bölgenin gerçeklerini dikkate almadan iyi komşuluk ilişkilerine aykırı bir şekilde bir maceraya girişmelerine Türkiye’nin tepkisiz kalması beklenemez” dedi.
Türkiye’nin olmadığı bir oyunun bozulacağını söyleyen Başçeri, “Sayın Cumhurbaşkanımızın da söylediği gibi “Bölgede Türkiye’nin yer almadığı her türlü girişim başarısızlığa mahkumdur” dedi.
Başçeri, Türkiye’nin hem kendi hem de Kıbrıs Türklerinin hak ve çıkarlarını korumak için her türlü adımı atmaya devam edeceğinin altını çizdi.
Başçeri, Akdeniz havzasının refah ve istikrara kavuşması ve çözüm bekleyen sorunların giderilmesi için katkı sunmaya devam edeceklerini ifade etti.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.