Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, Doğu Akdeniz’i Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti çevresi de dahil 13 ayrı parsele ayırarak doğalgaz aramaları için ruhsatlandırması ve Türkiye’nin ve KKTC’nin bu parselizasyonu kabul etmemesine rağmen yabancı şirketlere doğalgaz arama ruhsatı vermeye devam etmesi, yeni bir krizin kapılarını aralamıştı.
Türkiye Petrollerinin satın aldığı ikinci sondaj gemimiz Deep Sea Metro 1 haritada görüleceği üzere Batı Afrika – Moritanya açıklarında Fasa doğru yolda gelir. 20-22 Şubat civarında KKTC’nin kıta sahanlığına ulaşmış olacak. KKTC’nin Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına ruhsat verdiği KKTC’nin kıta sahanlığında sözde GKRY’nin egemenlik alanım diye iddia ettiği ve tek yanlı ilan ettiği Munhasir Ekonomik Bölgede artık biz de sondaja başlıyoruz.
Yaklaşık 15/20 gün sonra GKRY kendi egemenlik bölgesi olduğunu iddia ettiği alanlarda, KKTCnin de denizler hukukundan kaynaklanan deniz yetki alanlarında bulunan KKTC’nin kıta sahanlığında sondaja başlıyoruz.
KKTC’nin Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına ruhsat verdiği KKTC’nin kıta sahanlığında “G” bölgesinde sözde GKRY’nin egemenlik alanım diye iddia ettiği ve tek yanlı ilan ettiği Munhasir Ekonomik Bölgede artık biz de sondaja başlıyoruz.
Sonuc olarak, zaman hızla daralıyor ve sondaj başlar başlamaz çıngar kopacak böylece 55 senelik KIBRIS sorunu 2 devletlilik temelinde meşrulaştırmak üzere kökten bitecek, statüko çökecek.
KKTC: Doğu Akdeniz’de ya beraber doğalgaz arayacağız ya da her şey duracak.
Kıbrıs Rum tarafı ada açıklarındaki petrol ve doğalgaz aramaları için uluslararası enerji şirketleriyle anlaşma imzaladı. Ancak İtalyan Eni şirketi, Türkiye’nin deniz kuvvetlerinin engellemesi nedeniyle planlanan arama çalışmalarından vazgeçti. ABD’li ExxonMobil’in de Rum tarafı adına bu yıl içinde arama çalışması yürütmesi bekleniyor.
Kuzey Kıbrıs Dışişleri Bakanı Kudret Özersay da “Ya birlikte yapacağız, görüşeceğiz, uzlaşacağız, harekete geçeceğiz, ya da her şey duracak. Veya biz de aynı şeyi yapacağız, sondaja başlayacağız” dedi.
“TÜRKİYE KARŞI ÇIKIYOR”
Türkiye aslında İsrail, Yunanistan ve Kıbrıs arasında Doğu Akdeniz’e yönelik konsorsiyuma karşı çıkıyor. Ankara bu ülkelerin Kıbrıs kara sularında doğalgaz-petrol sahaları oluşturmasını istemiyor, zira böyle bir durumda çıkarılan gazın Avrupa’ya satışından edinilen kârdan sadece Güney Kıbrıs yararlanacak. Türkiye ayrıca statüsü hakkındaki sorun çözülemeyen adanın Batı ve Güney Batısında Türkiye’nin Kıta sahanlığında bulunan 1,4,5,6,7 nlu parsellerin belirli bir kısmı üzerinde hukuken hak iddiaları vardır.
Türkiye, Avrupa Birliği üyesi Kıbrıs Rum yönetiminin Ankara’ya danışmadan başlattığı arama çalışmalarını engelleyeceğini belirtmişti. Rum yönetimi ise geri adım atacağına dair bir sinyal vermiyor. AB ise Türkiye’ye AB ile ilişkileri zedeleyecek adımlar atmaması çağrısında bulunuyor.
“KKTC’nin kıta sahanlığında sondaja başlıyoruz”
25 Şubat’ta Kıbrıs’ta temaslar yapan TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Girne Amerikan Üniversitesi’nde gündemle ilgili tarafları ilgilendiren çok önemli açıklamalarda bulundu…
TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Kıbrıs Adası etrafında yalnızca sismik çalışma değil, sondaj faaliyetlerine de başlıyoruz. Alanya 1 bölgesindeki Fatih Platformumuz önümüzdeki aylar içinde güneye doğru yönlendirilecektir. Türkiye’nin kıta sahanlığında ve Münhasır Ekonomik Bölgelerinde arama faaliyetlerine başlayacağız. Şubat ayı içinde ikinci platformumuz gelecek ve KKTC’nin Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına ruhsat verdiği alanlarda artık biz de sondaj çalışmalarına başlıyoruz. Bunun için gerekli tedbiri aldık. Kıbrıs Türk halkının haklarını kimseye yedirmeyeceğiz. Bu bizim asli görevimizdir” dedi.