Bu söz gerçek mi?
Bence adamına göre.
Gavur teröristlerde biri 1988 yılında Birleşmiş Milletler Sözde Barış Gücü askerini Pile’deki evinde misafir ediyor. Teğmenin yanında bir de arkadaşı var. Yenilip içiliyor. İçkiler su gibi akıyor. Evde, ev sahibi terörist dışında başka bir Rum ve Pile köyünden Mustafa efendi var. Hüseyin Kafa’yı katletmesi için dolduruluyor Teğmen.
Teğmen, Pile boğazı çıkıldıktan sonra batı taraftaki tepelerden birinde var olan Barış Gücü gözetleme noktasında görevli.
Gece uzun. Teğmen ve arkadaşı ikram edilen kadınla sabahlıyor.
Öğleden sonra Hüseyin kafa mandıraya gider. Yanında o zaman 12 yaşında olan oğlu Sejder var.
Teğmen zaman kaybetmiyor, gözetleme noktasından hareket ederek, daha önceleri onlarca kez yaptığı gibi Hüseyin Kafa’yı tehditle orada olamayacağını söylüyor Kafa “burası atalarımdan kalan bir yer gitmem” deyince , Teğmen otomatik silahını çekip ateş açıyor, Kafa’yı vuruyor. Kafa oğluna “git” işareti yapıyor Oğlu otobüsü alıp kaçmaya çalışıyor. Teğmen otobüse de ateş açıyor. O anda Kafa yanında taşıdığı tabancanın içinde mevcut tek mermiyi ateşliyor, isabet de sağlıyor. Teğmen bu kez yeniden otomatik silahını ateşliyor, Kafa’yı katlediyor.
Kahpe İngiliz’in “burası benim topraklarım, yönetimi bana ait. egemenlik saham” dediği bu yerde yabancı bir asker tetikçilik yapıyor. Daha sonra bu olayın üstü örtülmeye çalışılıyor. Terörist Rum bu cinayetin sorumlusu. Birlermiş Milletler kendi askerinin işlediği cinayet için “Türk tarafı ile anlaşmam yok, ben Rum’u tanırım diyor. Dava açılıyor ama davanın yaratacağı huzursuzluğu örtmek için Kafa’nın çocuklarına küçük bir para gönderiliyor.
Yani dünya terörist Rum’dan hesap sormuyor. Kahpe İngiliz’den hesap sormuyor. Birleşmiş Milletler hesap vermiyor. Dünya, özellikle Avusturya basınının gayretleri ile kaynıyor. Bir hafta sonra her şey süt liman.
***
Dünya voyvodası, Ortadoğu coğrafyasının voyvodası küçük Amerika diye nam salan Israil ,Filistinlileri 60 yıldır plastik mermi yalanını kullanarak katlediyor, hesap sorulmuyor.
Nerede dünyanın adaleti? Adalet ölmüş de dua okuyanı yok.
Şimdi, Türkiye topraklarında Suudi Konsolosluğu’na giren Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı konsolosluk içinde katlediliyor. Suudi Arabistan önce inkar ediyor, “Allah kerim” deniliyor. Sonunda kabul ediyor, “kaza ile öldü” diyor.
Şimdi çeşitli ülkeler bu olay sonrasında kaynıyor.
Suudi, kendi prenslerini kral olabilme histerisi ile katlediyor. Yani İslam “katilliktir” demeye getiriyor. Müslümanlar bu krallığa para akıtıyor.
Her gün Yemen’deki insanları katlediyor, dünya seyrediyor.
Sözün kısası Türkiye ‘de bu cinayetten dolayı hesap sormazsa dünyada suçlu muamelesi görebilir. Dünya, Suudi Arabistan ile ilişkisini kesmeli. .
Bize gelince, gün gele azmettirici Rumlar hedefimiz olacak.