Fileleftheros gazetesine göre Rum Sözcü Nikos Hristodulidis, KKTC’den yapılan açıklamaları yorumlarken “Doğal gazın birlikte yönetilmesi tezi, Kıbrıs sorununun da sonu demektir. Kıbrıs Rum tarafı doğal zenginliğin Kıbrıs sorununun çözümünden sonra yönetilmesine dair Talat-Hristofyas yakınlaşmasında ısrar ediyor” ifadesini kullandı.
AB üyesi ülkelerin Doğu Akdeniz’deki durumla ilgili açıklamasını da hatırlatan Hristodulidis, Rum Yönetimi’nin talebinin, “Varna’daki Türkiye-AB zirvesinin yapılmaması değil bu zirvenin gerçekleşmesine olanak tanıyacak gelişmeler olması” olduğunu iddia etti.
Hristodulidis “Biz Türkiye-AB diyaloğunun devamını arzuladığımızı defalarca söyledik. Böyle bir gelişmenin Kıbrıs Cumhuriyeti için de fayda sağlayabileceğini ancak aynı zamanda Türkiye’nin yükümlülüklerini yerine getirmesi ve bu tür davranışlardan kaçınması gerektiğini düşünüyoruz” ifadesini kullandı.
Rum Sözcü, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay ile Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami’nin son açıklamalarını ise “talihsiz” diye niteledi.
Nami ve Özersay’ın, “Cumhurbaşkanlığı için Türkiye’nin daha çok hoşuna gitme rekabetine girdiği izlenimi edindiğini” söyleyen Hristodulidis, Özdil Nami’nin açıklamalarını ise “tehditkar” bulduğunu öne sürdü.