Fikret Hüseyin Taşkent (Dohni) köyü bölgesinde Rumlar tarafından şehit edildi.
Lefkoşa’da Yeşil Hat çizildi: İngiliz temsilcisi Sandys başkanlığında Türkiye, Yunanistan, Kıbrıs Türk ve Rum temsilcilerinden oluşan “Siyasi Komite” Lefkoşa’nın ateşkes hattının her iki tarafın da, İngiliz birliklerinin gözetimi altında bulunacak bir tarafsız bölge saptanmasına ve 31 Aralık’ta rehinelerin serbest bırakılmasına karar verdi. Bu hat yeşil bir kalemle çizildiği için “YEŞİL HAT” adını aldı ve sonradan bir sınır niteliği kazandı. 19 saat süren bir toplantıda ayrıca üçlü kuvvetin yetkileri belirlendi.
Ateşkes anlaşmasının imzalandığı 30 Aralık 1963 akşamına kadar geçen 8 gün içinde sadece Lefkoşa’da ve civarında değil, adanın diğer kasabalarında ve köylerinde de Rumlar tarafından gerçekleştirilen saldırıları sonucunda, binlerce Türk, evini, barkını terk ederek daha güvenilir bölgelere göç etmek zorunda kalmıştı.
Bayrak; “Rum Yönetimi meşruiyetini yitirdi”: Kıbrıs Türkleri, 28 Aralık 1963’te yayına geçirdikleri Bayrak Radyosu mevcut Kıbrıs Hükümeti’nin meşruiyetini yitirdiğini ilan etti.
Bunun üzerine harekete geçen Başpiskopos Makarıos, l Ocak 1964 günü Kıbrıs Rum Radyosu’na yaptığı açıklamada Garanti Antlaşmalarını feshettiğini açıkladı, İngiliz Dışişleri Bakanlığı bu açıklamalarından dolayı Makarios’u uyardı. Bunun üzerinde birkaç saat sonra yeni bir demeç veren Başpiskopos; “Garanti Antlaşmaları’nı feshetmek için girişimlerde bulunacağını anlatmak istediğini” söyledi.
Forsthoff ; “Kanlı olayların sorumlusu Makarios’tur”: Kıbrıs Anayasası Mahkemesi Başkanı Alman Prof. Ernest Forsthoff, UPİ Ajansına verdiği demeçte, Kıbrıs’taki kanlı olaylardan Makarios’un sorumlu olduğunu söyledi: “Bütün bunlar Makarios’un Kıbrıs Türklerini tüm anayasal haklardan yoksun bırakmak istemesi yüzünden oldu. Makarios Kıbrıs Türklerinin haklarını açıktan yok etmeğe başladığı anda şimdiki olaylar kaçınılmaz duruma geldi.”
Yunanlı tarihçi Dimitri Kitsikis de Kıbrıs’ta 1963 yılı sonunda kanlı olayların başlatılmasının tek sorumlusu olarak Makarios’u göstermektedir.
İnönü: “Çizmem yok, aklım var!..”: Kıbrıs buhranı bütün şiddetiyle sürüyor. Gazetecilerin İnönü’ye yönelttikleri; “Çizmenizi ne zaman giyeceksiniz?” sorusuna karşılık İnönü; “Çizmem yok, aklım var!..” dedi.
Douglas Home; “TAKSİM tek çözüm”: İngiliz Başbakanı Sir Alex Douglas Home Kıbrıs’ta bulunan Sömürgeler Bakanı Duncan Sandys’e gönderdiği telgrafta şöyle yazdı: “Son günlerde Kıbrıs’ın geleceği ve oradaki rolümüz ile ilgili konuları düşünmekteyim. Halihazır anayasayı artık Makarios’un, en son gelişmelerden korktuğu ve bu nedenle anayasayı uygulayacağı olasılığı karşısında ciddi kuşkularım vardır. Türkler ise, herhangi bir değişikliği kabul edemezler; zira bu, kendi aleyhlerine olacaktır. Düzenlenecek bir anayasa konferansının ise çıkmazla sonuçlanacağı görülmektedir. Bu nedenle adanın taksimi tek çözüm olarak görülmektedir.”
Douglas Home’un TAKSİM değerlendirmesi paralelinde İngiliz Sömürgeler Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın anayasa uzmanları arasında yapılan yazışmalarda Kıbrıs’ta federal taksim fikri ortaya atıldı. Türklerle Rumların zorunlu olarak yer değiştirmelerinin insani yönden güç olduğu ancak Türk– Yunan ilişkilerinde yakın geçmişte uygulandığına dikkat çekildi. Lozan Antlaşması hükümlerine uygun olarak Trakya’daki Türkler ile Anadolu’daki Rumların yer değiştirdiğine; daha yakın zamanlarda ise, Trieste’de kentin İtalyan ve Yugoslav ahalisinin, bir çözüm çerçevesinde yer değiştirmek durumunda kaldıkları hatırlatıldı.
Şükrü Tevfik (39) Kıbrıs’ta Lefkoşa Küçük Kaymaklı bölgesinde Rumlar tarafından şehit edildi.
GÜNDEM
19 Kasım 2024SPOR
19 Kasım 2024GÜNDEM
19 Kasım 2024SPOR
19 Kasım 2024SPOR
19 Kasım 2024GÜNDEM
19 Kasım 2024GÜNDEM
19 Kasım 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.