Kiprianu: Garantilerin kaldırılmasını gündeme getiren ilk lider Dimitris Hristofyas’tır. O dönemin Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis’i, Yunanistan’ın garantör ülke olmak istemediğini söylemesi yönünde ikna eden kişi de Hristofyas’tır. Guterres çerçevesi de mevcut garantörlük sisteminin devam edemeyeceği, yerini başka bir şeyin alması gerektiğini içeriyor

Fileleftheros ve diğer gazeteler, AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’nun yaptığı açıklamada, Rum lider Anastasiadis’in pazartesi günü Rum basınında yer alan söyleşisinde sözüne ettiği iddialara birer birer yanıt verdiğini ve Anastasiadis’i “gerçekleri çarpıtmak ve bazı gerçekleri gizlemekle” suçladığını yazdı.
Habere göre, Kiprianu dünkü açıklamasında, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in adıyla anılan çerçevenin bir tane olduğunu ve 30 Haziran tarihini taşıdığını belirterek bunun hem Guterres’in, Crans Montana zirvesi sonrasındaki raporunda, hem de bizzat Anastasiadis’in Genel Sekretere gönderdiği 17 Temmuz tarihli mektubunda dile getirildiğini vurguladı.
Kiprianu, Anastasiadis’in ise 4 Temmuz tarihli başka bir belge varmış yanılsaması yaratmaya çalıştığını ifade etti.
Anastasiadis’in garantiler konusunda partisine yönelttiği “suçlamalara” ise, garantilerin kaldırılmasını gündeme getiren ilk Rum liderin Dimitris Hristofyas olduğuna işaret ederek yanıt veren Kiprianu, o dönemin Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis’i, Yunanistan’ın garantör ülke olmak istemediğini söylemesi yönünde ikna eden kişinin Hristofyas olduğunu savundu.
30 Haziran tarihli çerçevede, “mevcut garantörlük sisteminin devam edemeyeceği, yerini başka bir şeyin alması gerektiğinin” vurgulandığına işaret eden Kiprianu, Guterres’in “müdahale haklarının devam edemeyeceğini ve bugünkü garantör devletlerin hiçbir rol üstlenmeyecekleri bir mekanizma önerisi sunmaya yeltendiğini” ancak kendi taraflarının bu belgenin sunulmasına izin vermediğini belirtti.
Kiprianu, BM Genel Sekreteri, AB, Yunanistan ve İngiltere’nin mevcut garanti sisteminin devam edemeyeceğini belirtmeleri ve Kıbrıs Rum tarafını desteklemelerine karşın Anastasiadis’in ne garantiler anlaşmasının feshedilmesini, ne de Türkiye’ye sorumluluk yüklenmesini başarabildiğini ifade etti.
Kiprianu ayrıca, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Guterres çerçevesi temelinde ilerlenmesi önerisinin Anastasiadis tarafından reddedilmesinin ardından, uluslar arası alanda Kıbrıs Rum taraf aleyhine olumsuz bir ortam oluşmaya başladığını da savundu.
Kiprianu’nun yanı sıra DİKO’dan da Anastasiadis’e eleştiri geldiğini yazan gazete, partiden yapılan açıklamada Anastasiadis’ten, Guterres’in Kıbrıs sorununa ilişkin yayınladığı son resmi belge olan Eylül 2017 tarihli raporunun tam olarak neyi öngördüğü konusunda halka açıklama yapması” çağrısında bulunulduğunu aktardı.