Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis’in Maraş ile ilgili gelişmelerin ardından yaptığı açıklamalara tepkiler sürüyor…

“HİÇBİR HUKUKİ TEMELE DAYANMAYAN VE TAMAMEN HAMASET İÇEREN AÇIKLAMALAR”

Anastasiadis’in “Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanımayanlar, Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportuna sahip olamaz; sorgulamak isteyenler de mahkemeye gitsin” açıklamalarına tepki gösteren Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı, söz konusu açıklamaları “hiçbir hukuki temele dayanmayan ve tamamen hamaset içeren açıklamalar” olarak değerlendirdi.

“KENDİNDEN BAŞLA NİKOS BEY”

Bugünün oluşmasının en büyük sebebinin Anastasiadis ve onun siyasi cenahı olduğunu belirten Harmancı, “Anayasayı tanımayan yurttaşların vatandaşlıklarını geri alacakmış… Kendinden başla Nikos Bey” ifadelerini kullandı.

İlgili açıklamalar temelinde alınabilecek herhangi bir kararın ileride daha büyük sorunlara yol açabileceğine işaret eden Harmancı, şunları kaydetti:

“Yarın Anastasiades efendinin açtığı kapıdan girenler iktidara daha etkin geldiklerinde, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni federal bir yapıya döndürülmesi fikrini savunanların da yurttaşlığının iptalini de gündeme getirebilir.”

LTB Başkanı Harmancı’nın paylaşımı şu şekilde:

“Anastasiades hiçbir hukuki temele dayanmayan tamamen hamaset içeren açıklamalarla aslında bilinçli olarak tırmandırılan şoven yaklaşımlara benzin dökerek girdi.

Anayasayı tanımayan yurttaşların vatandaşlıklarını geri alacakmış. Kendinden başla Nikos Bey, 1960 Cumhuriyeti anayasasını tanımayarak, esasa ilişkin maddelerini bozarak iki toplumlu bir Cumhuriyetin temel taşlarını imha eden ve geldiğimiz bugünün oluşmasının en büyük müsebbibi siz ve sizin siyasi cenah.

Gel gelelim her geçen gün demokrasi ve insan hakları bu topraklardan uzaklaşmaya devam ediyor. Kıbrıs’ın kuzeyi de güneyi de ırkçılık sarmalına, milliyetçilik hezeyanına ve girdabına daha da su akıtmaya kararlı. Anastasiades “Ülkeyi bölmek isteyenlerin pasaportunu alacağım” der, Türkiye mesnetsiz bir şekilde kendine muhalif insanların ülkeye girişini yasaklar. Filler tepişirken ezilenlerse belli.

Siyaseten, en azından 1963’den beri, fiili anlamda problem yaşayan bir coğrafyada aykırı ne fikir olursa olsun bu insanların vatandaşlık hakkını ortadan kaldırabilecek bir unsur değildir, ayrıca temel insan hakları ve AİHM kararlarına da aykırıdır. Yarın Anastasiades efendinin açtığı kapıdan girenler iktidara daha etkin geldiklerinde, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni federal bir yapıya döndürülmesi fikrini savunanların da yurttaşlığının iptalini de gündeme getirebilir.

Bu garabet fikirler ve şoven uygulamalar kimseye yarar sağlamaz, sağlamayacaktır.”