DOLAR 32,5580 0.21%
EURO 34,9725 -0.02%
ALTIN 2.458,560,93
BITCOIN %
Lefkoşa
°

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Mustafa Çağatay öldürüldü mü?

Mustafa Çağatay öldürüldü mü?

ABONE OL
18 Şubat 2019 09:58
Mustafa Çağatay öldürüldü mü?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Eski Başbakanlardan Mustafa Çağatay, 3 Nisan 1989 akşamı Girne’de meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybederken, aradan 30 yıl geçmesine rağmen sır perdesi hala aydınlanamadı.

Eski Bakanlardan Mustafa Adaoğlu’nun gazeteci- yazar Ahmet Tolgay’a yaptığı dikkat çekici açıklamalar, Mustafa Çağatay’ın ölümündeki sır perdesini yeniden gündeme getirdi.

Adaoğlu yaptığı açıklamada “Kuracağı iddialı parti ile siyasete yeniden dönmeye hazırlanan Çağatay’ın bir komploya gittiğine dair içimde çok ciddi kuşkular var” dedi.

Girne’de 3 Nisan 1989 tarihinde meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden Mustafa Çağatay 1978- 1983 döneminde Başbakanlık görevinde bulunmuştu.
1937 yılında Limasol’da doğan Çağatay, ilk ve ortaokulu Limasol’da, lise öğrenimini ise Lefkoşa Türk Erkek Lisesi’nde tamamladı. Üç yıl Limasol Kaza Mahkemesi’nde memur olarak çalıştıktan sonra 1959 yılında hukuk öğrenimi için Londra’ya gitti. 1963’te mezun olarak Limasol’a döndü ve avukatlık yapmaya başladı. Bu dönemde TMT saflarına katılarak Limasol Sancak Karargahı’nda hukuk müşavirliği yaptı.
5 Temmuz 1970 seçimlerinde Limasol’da Türk Cemaat meclisi üyesi seçildi. 24 Şubat 1975 tarihinde oluşan Kurucu Meclis’te federe devletin anayasasını hazırlamak için seçilen komitenin üye ve sözcülüğünü yaptı. 1976 Genel Seçimlerinde UBP Girne milletvekili seçildi. Bir süre UBP grup başkan vekilliği yaptı.
Birinci Nejat Konuk Hükümeti (1976-1978) kabinesinde Maliye Bakanlığı görevini üstlendi. 198782deki Osman Örek Hükümeti’nde ise Çalışma, Sosyal İşler ve Sağlık Bakanlığı görevine atandı.
1978 yılında Başbakan olarak görevlendirildi. Bu görevine 3 Temmuz 1981’e kadar devam etti.
1981 Genel Seçimlerinde UBP Girne adayı olarak ikinci kez milletvekili seçildi ve yeni hükümeti kurmak üzere yeniden Başbakan olarak görevlendirildi. Ancak Meclis’ten güvenoyu alamaması nedeniyle ikinci kez görevlendirildi ve koalisyon hükümeti kuruldu. Kasım 1983’e kadar koalisyon hükümetinde Başbakanlık yaptı. Bu dönemde KKTC’nin ilanı kararı ve bağımsızlık bildirgesi gibi iki tarihi olaya imza atıldı. KKTC’nin kuruluşunda Kurucu Başbakan olarak tarihe geçti.
YENİ SİYASİ PARTİ
KKTC’de 23 Haziran 1985 tarihinde yapılan Genel seçimlere katılmayan Mustafa Çağatay aktif politikadan çekilirken, avukatlık mesleğine döndü. Bu dönemde ülkede yaşanan olumsuzluklara seyirci kalamayan Çağatay, 1989 yılının başlarında yakın arkadaşları ile birlikte yeni bir siyasi parti oluşturmanın çalışmalarını başlattı.
TRAFİK KAZASI
Çağatay yeni bir siyasi parti oluşturabilmenin çalışmalarını sürdürürken, 3 Nisan 1989 akşamı Girne’de meydana gelen bir trafik kazasında hayatını kaybetti.
Trafik kazası, Çağatay evine 100 metre , Girne Hastanesi’ne 20 metre uzaklıkta olmuştu. Çağatay’a kaldırımda yürürken bir araç çarpmış ve Çağatay bu çarpmanın etkisiyle yol kenarına savrulmuştu. Önce Girne Hastanesi’ne daha sonra da Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’ne kaldırılan Çağatay saat 00. 45’te hayatını kaybedecekti. Dikkat çekici olan ise ülkede uzun yıllar Başbakanlık yapan Çağatay’ın hastanelerde tanınmamış olması ve “meçhul kişi” diye tanımlanmasıydı.
DR. ALİ ATUN
Çağatay’ın yakın arkadaşlarından Dr. Ali Atun ise 2 Ocak 2012 tarihli HAVADİS gazetesinde yayınlanan röportajında gazeteci Mete Tümerkan’a önemli açıklamalarda bulunacaktı.

Atun, Mete Tümerkan’a yaptığı açıklamada Çağatay’n UBP’den ayrılarak yeni bir parti telaffuz ettiğini belirterek, “Çağatay öldüğü günün sabahı beni telefonla aramıştı. ‘Gel yarın, al Aydın Sami’yi de görüşelim. Bir parti kuracağız’ dedi. Fakat gece o kaza oldu, eve dönerken kaldırımda bastılar kendisini ve öldü” diye konuştu. Atun, bu açıklamayla Çağatay’ın trafik kazasında ölümünü yeniden gündeme getirmiş oldu.
ÇAĞATAY’IN EŞİ TUNCAY ÇAĞATAY
Çağatay’ın eşi Tuncay Çağatay da YENİDÜZEN gazetesine yaptığı açıklamalarda, eşinin ölümüyle ilgili olarak dikkat çekici açıklamalarda bulunurken, konunun araştırılmadan kapandığına vurgu yapmıştı.

Tuncay Çağatay açıklamalarında eşinin ölümüyle ilgili gerçekleri bilmediğini ve devlet yetkililerinden hala açıklama beklediğini” belirtirken, kazanın oluş biçimini de şöyle sorgulamıştı;

“Çağatay kaldırımda yürüyordu, araba ile yürüdüğü taraf tam zıt taraflardı. Ne olması gerekir ters tarafa geçmesi için?. Araba sol tarafta Bellapais’a doğru gidiyormuş, Çağatay ise sağ tarafta kaldırımdaydı. Çağatay’ı kaldırıp da yere vurması için süratinin ne olduğunu bilemiyorum. Söylenenlere göre Çağatay’a vuran kız çarpmış ve kaçmış, durmamış”.
Tuncay Çağatay 2005 yılındaki açıklamalarında şu çağrıyı da yapmış ve açıklama istemişti;
“16 yıl geçti ve ben hâlâ gerçekleri bilmiyorum. Kim aldı oradan ve hastaneye götürdü, kim?. Bir sürü duyumlar aldık, benim için muammadır hâlâ. Sanki bir sır perdesi var, inşallah bir gün bu sır perdesi kalkar ve her şey itiraf edilir. Ben 16 yıl sonra bunun çağrısını yapıyorum. O kazayı yapan kızdan, polisten, ilgili kişilerden gerçekleri bana anlatmalarını istiyorum”.

Çağatay’a aracın çarpmasından sonra yaşananlar da hala daha tam olarak açıklanmış değil.
Çağatay’ın yaralı olduğu, ambulansta bilerek ya da bilmeyerek oksijen verilmediği, örtülmediği öne sürülürken Tuncay Çağatay da bunların kendi bilgisine geldiğini ancak herhangi bir bilginin doğrulanmadığını ifade etmişti.
Tuncay Çağatay’ın söz konusu açıklamalarında yer alan aşağıdaki sözler de oldukça dikkat çekiciydi;
“Tabii o dönemde bir de şu söylendi. Polisin kazada arabayı süren kıza gidip ‘Merak etme biz seni kurtaracağız’ dediğini de duyduk… Kazadan sonra polise gittim, polis bana ‘Olay çıkarmaya mı geldin’ dedi çok bozuldum…”
ADAOĞLU’NUN AÇIKLAMALARI
Çağatay’ın yakın arkadaşlarından Mustafa Adaoğlu de geçtiğimiz günlerde söz konusu trafik kazasıyla ilgili olarak gazeteci- yazar Ahmet Tolgay’a önemli açıklamalarda bulundu.
Ahmet Tolgay “MUSTAFA ADAOĞLU’NDAN SARSICI VURGULAR” başlıklı köşe yazısında Adaoğlu’nun söylediklerini şöyle aktardı;
“Çağatay’ın yeni bir siyasi parti oluşturma çabaları ileri bir aşamaya gelmişti ki, 3 Nisan 1989’da ülke ölümlü bir trafik kazasıyla sarsıldı. Bu kazada yaşamını yitiren ve ‘meçhul bir naaş’ olarak morga kaldırılan 52 yaşındaki Mustafa Çağatay’dan başkası değildi. Benim kanıma göre bu tarihi trafik kazası çok iyi incelenmeli ve araştırılmalı. Sıradan bir trafik kazası değildir çünkü. Kuracağı iddialı parti ile siyasete yeniden dönmeye hazırlanan Çağatay’ın bir komploya kurban gittiğine dair içimde çok ciddi kuşkular var”

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.