Güney Kıbrıs’taki AKEL partisinin, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiği KKTC ziyareti sırasında, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’yla yaptığı görüşmede, konfederasyon çözümüyle ilgili olarak dile getirdiği iddia edilen tezlere yanıt verdiği belirtildi.
Fileleftheros gazetesi, “AKEL: Çözüm Çabalarında Israr… Kıbrıs Türk Liderin İki Kesimli İki Toplumlu Federasyon Çözümünde İstikrarlı Olması Olumlu Bir şey” başlıklı haberinde, AKEL tarafından yapılan açıklamaya yer verdi.
Gazeteye göre AKEL Basın Sözcüsü StefanosStefanu, yaptığı açıklamada, Kıbrıs sorunu çözümsüz kaldığı sürece, BM’nin ilgili kararlarında da tarif edildiği üzere, siyasi eşitliğe sahip olacak olan üzerinde hem fikir olunmuş iki kesimli, iki toplumlu federasyon çözümü dışındaki başka çözümlere ilişkin görüşler ve açıklamaların, gittikçe daha çok ortaya çıkacağını iddia etti.
Kıbrıs sorunundaki çıkmaza, “Türkiye’nin, CransMontana konferansının başarısız olmasına ilişkin olarak temize çıkarılmasının eşlik etmekte olduğu” iddiasında da bulunan Stefanu, “İşgal gücünün, bölünmenin kalıcılaşmasına dair planlamalarını ileriye götürmek için bundan istifade ettiğini” ileri sürdü.
Stefanu, sözlerinin devamında, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun konfederasyon çözümüne ilişkin olarak dile getirdiği iddia edilen olası tezlere yönelik en iyi yanıtın, üzerinde hem fikir olunmuş çözüm temelinde ısrar etmeleri ve bunda tutarlı olmaları olduğunu da öne sürdü.
Kıbrıs sorununda kapsamlı çözüme ulaşılmasına ilişkin çabaların sürmesinin kaçınılmaz bir zorunluluk olduğunu da savunan Stefanu, bunun memleketi ve halkı kurtarıp yeniden birleştireceğini de öne sürdü.
Stefanu, bunun gerçekleşmesinin tek yolunun, müzakerelerin, BM Genel Sekreteri AntonioGuterres’in raporunda çizdiği çizgide yeniden başlamasında ısrar edilmesi olduğunu da iddia etti.
Konuyla ilgili basına yansıyan haberlere göre, “Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın iki kesimli iki toplumlu federasyon çözümünde istikrarlı olmasının” olumlu bir şey olduğunu da dile getiren Stefanu, ancak zamanın geçmesinin, çözüme varılması perspektifini gittikçe daha zor hale getirdiğini belirtti.
Stefanu sözlerinin sonunda, çözüme varılmasına dair çabaların sürmesinin, iki toplum liderinin tarihi sorumluluğunu teşkil ettiğini sözlerine ekledi.