* Hüseyin Ruso dayım olurdu. İlk yangın bizim evimizde çıktı, Rumlar bizim evi yaktılar. Hatta dayımın resminin gözlerini oymuşlar, sonunda babam gitti eve, dayımın resmini gözleri oyuk bulmuş, orada bir kenarda atılı, yanık.
TMT’nin yiğit neferlerinden Hüseyin Ruso, Yunan Alayı takviyeli EOKA’cıların Küçük Kaymaklı’ya yönelik saldırısında, halkın Hamitköy’e göç etmesini sağlamaya çalışırken, şehit düştü. Ruso, vurulup yere düştüğünde yanında silah arkadaşları Kemal Osman Efe, Özer Komando ve İsmail Sermaye vardı. Yoğun Rum ateşi nedeniyle de Ruso’nun cesedi alınamadı.
GÖKSEN İNCE’NİN ANLATTIKLARI
Göksen İnce dayısı Hüseyin Ruso’nun şehit oluşunu ve yaşananları şöyle anlatır;
“Benim aklımda kalan 1963’te, son gece, kaçmadan önce, 24 Aralık gecesi yani (25’inde ayrıldık), benim hatırladığım bir işçimiz kalırdı fırında, yanımızda. Rahmetlik babamla Salih dayım, Salih Ruso çalıştırırdı fırını. Hemen onların yanında da bizim evimiz. İşçimiz geldi, bizim evde düştü, “Rumlar fırına girdi!” diyerek. O zaman bizi, pencerelerden, duvarlardan atlatarak, kiracımızın evine geçirdiler. O gece hiç uyumadık sabaha kadar. Sabahtan komşu deyince “Göksen sen hiç uyumadın, kalk yat biraz”, o zaman kalkıp yattım ben biraz. O arada Kaymaklı boşalmaya başladı.
“RUSO VURULDU”
Hamitköy’e, 25 Aralık günü gittik. Yolda giderken halkı kamyonlara toplarlardı. Bir kamyona da beni bindirdiler, ne annem, ne babam, ne kardeşlerim, hiç kimsesi yoktu yanımda. Kaçarken öyle ani bir kaçışma oldu. Kamyonda rahmetlik Goççino dediğimiz birisi “Ruso’yu da vurdular, Ruso’yu da kaybettik” dedi. Orada duydum. Hamitköy’e gittiğimde mesela rahmetlik anneannem, dedem, işte “Hüseyin nerede?”, annem düşer bayılır, “Hüseyin nerede?” Herkes Hüseyin’i arar ama ben konuşamadım.
“GÖZLERİNİ OYDULAR”
Hüseyin Ruso dayım olurdu. Ondan sonra ilk yangın bizim evimizde çıktı, bizim evimizi yaktılar. Hatta dayımın resminin gözlerini oymuşlar, sonunda babam gittiydi yani eve, dayımın resmini gözleri oyuk bulmuş yani orada bir kenarda atılı, yanık.
“RUSO’NUN CESEDİNİ ALMAYA GİTTİLER”
Rahmetlik dedemle, rahmetlik Mustafa Ruso dayım (o da 74’te şehit oldu), gittiler dayımın cenazesini almak için, denince “Ölüdür, kaldı” falan, cenazeyi almak için gittiler.
Gittiğinde rahmetlik dayımı alsın, çingenelerle beraber gittiler, erkek çingenelerle. Gittiğinde bulmuşlar dayımı, yüzünkoyu yatır, tutmuş onu çevirdiğinde, deri ceketinden sigarası düşmüş. Çingeneler tabutu almış, gelirlerken, dayımı yakalamışlar. Mustafa Ruso dayımı yakalamışlar. Dedem bu defa çingeneler geri Hamitköy’e döndü, cenazeyi alamadan. Tabuta da koydular fakat alıp getiremediler. Orada büyük dayım, Mustafa dayım esir gitti. 28-29 Aralık 1963 olabilir bu çünkü duruldu da ona göre gittiler.
Rumlar Üsküdar’da saklıymışlar. Dayımın oraya gittiğini görünce çıkmışlar, almışlar kendini. Dayımın anlattığı oydu. Rumlar yerleşmişler Üsküdar Bar’a, saklanmışlar. Onu görünce çıkmışlar dışarı ve onu yakalamışlar. O zaman esir gitti, tekrar çıktı o esirlikten.”
KATLİAM ÇUKURU AÇILIYOR
Ayvasıl’da katliam çukuru İngiliz Müfettişi nezaretinde 14 Ocak 1964 günü açıldı. Katlim çukuru açılırken Halkın Sesi gazetesi muhabirleri de oradaydı. 15 Ocak, 1964 tarihli Halkın Sesi gazetesinde yer alan haber ise şöyledir;
“BAZI CESETLER ERİMİŞTİ”
“Ayvasıl’a İngiliz askerleri nezaretimde götürüldük. İngiliz cipleri ve kamyonları Ayvasıl’daki Türk mezarlığının yanında durduğu zaman askerler mezarlığın dört bir yanını çevirdiler. İlk çukurun kazılması iki saat tuttu. Cesetler üst üste konmuştu, çıkarılan iki ceset ise erimişti. Doktorun raporuna göre cesetler 15-16 günlüktü. Kimlikleri tespit edilemeyen cesetlerin 15-16 günlük oldukları belliydi. Dün akşama kadar yapılan kazıların sonucunda kimlikleri tespit edilemeyen 21 ceset bulunmuştu. Cesetler Lefkoşa Kızılay Hastanesi’ne getirildi.”
GÜNDEM
13 Ekim 2024SPOR
13 Ekim 2024GÜNDEM
13 Ekim 2024SPOR
13 Ekim 2024SPOR
13 Ekim 2024GÜNDEM
13 Ekim 2024GÜNDEM
13 Ekim 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.