NACAK GAZETESİ – Güney Kıbrıs’ın Yunanistan’la ve üçüncü ülkelerle savunma alanındaki işbirliği, özellikle Yunanistan hava kuvvetlerinin RMMO’nun faaliyetlerine katılımı açısından yoğunlaşacak
Yunan F-16 savaş uçaklarının, RMMO’nun geçen Perşembe günü icra ettiği “Atsalino Velos” (Çelik Ok) kod isimli tatbikatına katılarak “Vuda” atış alanındaki hedefleri “vurduktan” sonra üslerine (Girit’teki Suda üssü) geri dönmeleri ile, en son 2000’de düzenlenen RMMO’nun “Nikiforos” (Muzaffer) ve Yunan Silahlı Kuvvetleri’nin “Toksotis” (Yay) ortak tatbikatları ile fiiliyatta sonlanan Rum-Yunan “Ortak Savunma Sahası”nın yeni doktrine evrildiği öne sürüldü.
Haftalık Kathimerini’nin haberine göre 3 Yunan F-16’sının Güney Kıbrıs semalarında uçması ile son yıllardaki Rum-Yunan askerî işbirliğinin perspektifler edinebileceği mesajını verdiğini yazdı.
Askerî çevrelerin ve askerî analizcilerin durumu değerlendirirken, “yeni doktrin Ortak Savunma Sahası Doktrini’nden çok farklı, Yunan savaş uçaklarının tatbikat için Kıbrıs semalarında olması ile 19 yıl önceki kurmaylıkların operasyonel planlamaları arasında hiçbir paralellik kurulamaz” dedikleri kaydedildi.
Gazete Rum tarafının askerî alandaki güçsüzlüğü ve Yunanistan’ın, ekonomik kriz nedeniyle askerî alanda karşılaştığı zorluklar nedeniyle, Rum yönetiminin askerî alana da etkileri olan bölgesel müttefiklerini çeşitlendirmeye yöneldiğini ve Yunanistan dışında İsrail, Mısır ve Fransa ile askerî ilişkilerini pekiştirdiğini belirtti.
Haberde Rum-Yunan ekseninin, Anastasiadis hükümetinin daha ilk günlerinde, “özde Rum-Yunan Ortak Savunma Sahası Doktrini’nin ardılı olduğu” kaydedilen “Hükümetler Arası Savunma Konseyi” aracılığıyla ortaya konulduğu belirtildi.
Yunan savaş uçaklarının en son Güney Kıbrıs semalarında görüldüğü 2000 yılındaki “Nikiforos-Toksotis” tatbikatının ardından Yunan Hava Kuvvetleri’nin 4 Apachie saldırı helikopteri, 2 Chinook nakliye helikopteri ile Ekim 2018’de “Vuda” atış alanındaki RMMO tatbikatına katıldığını belirten gazete Yunan helikopterlerinin Ada’ya gelişinin, -operasyonel açıdan- savaş uçaklarının Perşembe günkü gelişinden çok daha meşakkatli bir görev olduğunu yazdı.
Yunan F-16’larının, Ada’ya gelişleri sırasında Türkiye tarafından (2018’de helikopterlerin karşılaştığının aksine) hiçbir engelleme ile karşılaşmadığı, Yunanistan’daki askerî kaynakların, Yunan uçaklarının Türk radarları tarafından fark edilmediğini söylediği belirtilen haberde “aynı kaynaklar bunun, Kıbrıs-Yunanistan ortak askerî faaliyetlerindeki en büyük operasyonel değere sahip bir gelişme olduğunu vurguladı” ifadesine yer verildi.
Gazete Güney Kıbrıs’ın Yunanistan’la ve üçüncü ülkelerle savunma alanındaki işbirliğinin, özellikle Rum tarafındaki askerî kaynakların, Yunan hava kuvvetlerinin RMMO’nun faaliyetlerine katılımı açısından yoğunlaşacağını vurguladıklarını haberine ekledi.