Evet, bazı meslektaşlar sordular:
– Gökçekuş’u görevden almazdan önce Akıncı sana danışmış olsaydı ne söylerdin?
Cevap verelim.
***
Şunu söylerdim:
1) Sakın ola bu iş için herhangi birini soruşturma memuru olarak atamaya kalkışma, çünkü buna yetkin yoktur.
2) YÖDAK mevzuatına göre YÖDAK Başkanı ancak bir Yüksek Mahkeme yargıcının tâbi olduğu kurallar içinde görevden alınabilir.
3) Yüksek Mahkeme yargıçlarının tâbi olduğu kurallar ise 9/76 sayılı Mahkemeler Yasası’nda yer almaktadır, dolayısıyla sen de bu yasayı uygulamakla mükellefsin.
4) Mahkemeler Yasası’nın 11. maddesine göre bir Yüksek Mahkeme yargıcı ve dolayısıyla YÖDAK Başkanı iki halde görevden alınabilir, şöyle ki:
a) Bir disiplin suçu işlemişse disiplin işlemi yapmak suretiyle,
b) Görevlerini ifada yetersiz kalıyorsa yetersizlikten dolayı.
***
Sonra şunları da söylerdim:
1) Sakın ola disiplin işlemi yapmak veya yaptırmak suretiyle Gökçekuş’u görevden almaya kalkışma, çünkü disiplin işlemleri hukuk âleminin en zor işlemleri arasında yer alır.
2) Eğer Gökçekuş’u mutlaka görevden alma niyetindeysen görevlerini ifa etmekte yetersiz kaldığı esasından hareket etmeli ve bunun gereklerini yerine getirmelisin.
***
Disiplin işlemi gerçekten zor iştir. Bir kimsenin disiplin suçu işlediği iddiasında isen bunu hukukun öngördüğü kurallar içinde ısbat etmelisin. Bu da kolay değil, zor bir iştir. Üstelik bunun formalitesi, insanı bıktıracak kadar çoktur. Yargıçların disiplin işlemlerinde yetkili organ Yüksek Adliye Kurulu’dur. Bu organ herhangi bir yargıç hakkında disiplin işlemi yaparken bir mahkeme gibi davranır, bir ceza davasında mahkeme ne yaparsa onları aynen ifa eder.
Yani önce tanıkların ifadesini ve itham edilen kişinin yazılı savunmasını alır. Bunları inceler, değerlendirir, ilk nazarda disiplin işlemi yapılmasını gerekli kılacak şartlar varsa bir ithamname hazırlayıp ilgili kişiye tebliğ ettirir, aksi halde dosyayı kapatır. İthamnamede işlendiği iddia edilen disiplin suçunun tarihi ve tafsilâtı verilir, bu ithamların hangi yasanın hangi maddesine dayandığı da belirtilir.
***
Sonra duruşma için bir tarih tesbit edilir. İtham edilen kişiye bu tarih bildirilir. Belirtilen tarihte ister şahsen ve isterse avukatı vasıtasıyla kendini savunabileceği de kendisine iletilir. Daha önce itham edilen kişi aleyhinde ifade veren tanıklar duruşma tarihinde aynen mahkemede olduğu gibi şifahen şahadete çağrılır. O şahitler itham edilen kişi veya avukatı tarafından istintak edilir. Daha sonra isterse itham edilen kişiye şahadet sunma olanağı verilir. İtham edilen kişi kendi tanıklarını da çağırıp şahadet verdirebilir. Bu işlemleri müteakiben gerek iddia makamına ve gerekse itham edilen kişiye veya avukatına Yüksek Adliye Kurulu’na hitabede bulunma fırsatı tanınır. Akıncı’ya bunları da söylerdim. Kendisinin de aynen Yüksek Adliye Kurulu misali bir mahkeme gibi bütün bunları bizzat yapmak zorunda olduğunu anlatırdım.
***
Bu işlemler tamamlandıktan sonra Yüksek Adliye Kurulu önce ilgili kişinin öne sürülen disiplin suçlarını işleyip işlemediğine karar verir. Yeni bir toplantı tarihi saptayarak bu kararı itham edilen kişiye okur ve itham edilen kişi söz konusu disiplin suçlarından mahkûm edilip edilmediğini öğrenir. Suçlu bulunmuş ve mahkûm edilmiş ise kendisine veya avukatına hafifletici sebep beyan etme olanağı tanınır. Ondan sonra da Yüksek Adliye Kurulu verilecek disiplin cezasını saptar ve bunu açıkça ve avukatı huzurunda ilgili kişiye tefhim eder.
Bütün bunlar uzun zaman ve hayli emek isteyen işlerdir. Akıncı’ya keza bunları da izah eder ve asla ve asla disiplin işlemi yoluna sapmamasını tavsiye ederdim.
GÜNDEM
19 Aralık 2024SPOR
19 Aralık 2024GÜNDEM
19 Aralık 2024SPOR
19 Aralık 2024SPOR
19 Aralık 2024GÜNDEM
19 Aralık 2024GÜNDEM
19 Aralık 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.