Evet, yapılan şikâyet üzerine YÖDAK Başkanı Gökçekuş hakkında herhangi bir işlem yapmak niyetinde olması halinde Akıncı’ya Mahkemeler Yasası’nın 11. maddesinin disiplin işlemlerine ilişkin 3. fıkrasını değil, yetersizliğe ilişkin 2. fıkrasını çalıştırmasını söylerdim.
Bu 3. fıkraya göre yetersizlikleri saptanan yargıçlar Yüksek Adliye Kurulu tarafından görevden çekilmeye davet edilir. YÖDAK Yasası’na göre bu kural YÖDAK Başkanı hakkında da uygulanabilir. Bu da demektir ki Akıncı’nın kararı bir başka açıdan da kanunsuzdu, Gökçekuş’a bir yazı göndererek “seni görevden aldım” demesi hukuka uygun değildi, “şu, şu, şu nedenlerle seni görevden çekilmeye davet ediyorum” demesi gerekirdi.
***
Tabii ki böyle bir davet öncesinde yapması gereken bazı işlemler vardı. Bu hususta Akıncı’ya şunları söylerdim:
1) Gökçekuş hakkında aldığın yazılı şikâyetleri kendisine gönder ve bunlar hakkında onun görüşlerini de al.
2) Bunu yapmakla mükellefsin, çünkü şikâyete dayalı olarak bir kimse hakkında işlem yapmak yoluna gideceksen o kimseye de söz hakkı vermek hukukun gereğidir, savunma hakkı tanımadan hiç kimse hakkında karar veremezsin.
3) Bilâhare Gökçekuş hakkındaki şikâyetleri ve Gökçekuş’un cevabını birlikte bir değerlendirmeye tâbi tut, bunu yaparken ilgili mevzuatı ve idari davalarda üretilen içtihatları da görmezden gelme. Bu mevzuat ve içtihatlar hakkında ihtiyaç duyarsan hukuki görüş alabilirsin.
4) Yapacağın değerlendirme sonunda Gökçekuş hakkındaki şikâyetlerin yeterince ciddi ve doğru olduklarına her türlü şüpheden ari olarak vicdanen kanaat getirdiğin takdirde yasanın 11. maddesinin 2. fıkrasını harekete geçirebilirsin.
5) Aksi takdirde şikâyet dosyasını kapatırsın.
6) İnceleme sonunda Gökçekuş’un görevlerini yerine getirmede yetersiz kaldığı şeklinde bir sonuca ulaşman halinde ona bir yazı göndererek görevden çekilmeye davet etmelisin, “seni görevden aldım” demek suretiyle görev ilişkisini derhal sona erdiremezsin.
7) Gökçekuş’a göndereceğin görevden çekilmeye davet kararı gerekçeli olmalıdır, aksi takdirde hukuken herhangi bir değer taşımaz.
8) Görevden çekilmeye davet yazısı ilgili kişiye ulaştığı andan itibaren o kişinin görevi fiilen sona erer, yani yasadaki ifadesiyle o andan itibaren mezun sayılır.
9) Görevden çekilmeye davet edilen kişinin görev ilişkisi fiilen sona ermekle birlikte hukuken 1 ay daha devam eder.
10) İlgili kişi 1 ay içinde görevden çekilmeyi kabul etmediği ve çekilmediği takdirde 1 ayın sonunda kanunen görevden çekilmiş sayılır ve görev ilişkisi hukuken de sona ermiş olur.
***
Akıncı bu yolu izleyip Gökçekuş’u görevden çekilmeye davet etseydi, Gökçekuş’un bu karara karşı da elbette dava hakkı vardı ve Yüksek İdare Mahkemesinde iptal davası açabilirdi, ancak böyle bir davada başarılı olması o kadar kolay olmazdı.
Mahkemedeki duruşmada ısbat külfeti karar sahibinde olacaktı, yani karar sahibi kararının gerekçesini ısbatla mükellefti, bunu yerine getirmediği takdirde görevden çekilmeye davet işlemi mahkemece elbette iptal edilirdi.
***
Akıncı bu dediğim yolu izlemedi. Soruşturma memuru atamak suretiyle yasanın 11. maddesinin disiplin işlemlerine ilişkin 3. fıkrasını çalıştırdı. Soruşturma memuru atadığı andan itibaren de kanunsuzluklar silsilesi başlamış oldu. Soruşturma memuru Hakkı Önen’in yaptıkları ise buna tuz-biber ekti, çünkü Akıncı’nın soruşturma memuru atama yetkisi olsaydı bile (ki yoktu), Hakkı Önen’in bütün yaptıkları mevzuata, idare hukuku ilkelerine, doğal adalet kurallarına ve içtihatlara baştan-tırnağa aykırı idi.
Yanlış hesap elbette Bağdat’tan dönecekti, nitekim öyle de oldu, Akıncı’nın kararı yalnız Bağdat’tan değil mahkemeden de döndü.
GÜNDEM
19 Kasım 2024SPOR
19 Kasım 2024GÜNDEM
19 Kasım 2024SPOR
19 Kasım 2024SPOR
19 Kasım 2024GÜNDEM
19 Kasım 2024GÜNDEM
19 Kasım 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.