DOLAR 32,5121 0.18%
EURO 34,7687 0.08%
ALTIN 2.496,101,38
BITCOIN 20700305,54%
Lefkoşa
°

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Gökhan GÜLER;   Cumhurbaşkanlığı Seçim Süreci

Gökhan GÜLER; Cumhurbaşkanlığı Seçim Süreci

ABONE OL
10 Şubat 2020 11:33
Gökhan GÜLER;   Cumhurbaşkanlığı Seçim Süreci
0

BEĞENDİM

ABONE OL

KKTC Cumhurbaşkanlığı seçim sürecini de bu gerçekler ışığında değerlendirmek gerekir.
Batı sistemi, dün Ortadoğu’daki enerji kaynaklarına ve Akdeniz’deki ticari deniz güzergahlarına hakim olabilmek için Osmanlıyı hasta adam ilan etmişti! Ardından bölgede bayrakları birbirinin kopyası haritaları gönye ve cetvelle çizili devletler yaratılmadı mı?
Günümüzde de tek kutuplu Atlantik/Batı dünya düzeni temsilcileri Rum yönetimini AB üyesi yaparak sınırlarını Doğu Akdeniz ve Ortadoğu bölgesine ilerletmeyi planladı. 2000’lerde Annan Planı’ndan önce Seville Haritasını ileri sürdü!
1946’da başlayan 2 kutuplu dünya düzeni Soğuk Savaş’ın bitmesiyle yerini tek kutuplu Atlantik dönemine bırakmıştı. İçerisinde bulunduğumuz süreçte de tek kutuplu Atlantik dönemi yerini çok kutuplu dünya düzenine bıraktı. Geçiş süreci hararetle hezeyanlarla devam ediyor. Tek kutuplu Atlantik/Batı dünya düzeni temsilcileri Kıbrıs konusunu Rum yönetimi lehine federasyon zemininde çözmek istiyor ve hatta bunu dayatıyor! Buna karşılık çok kutuplu dünya düzeni temsilcileri ile Kıbrıs konusunun iki devletli bir şekilde çözülmesini istiyor. Çok kutuplu dünya düzeni temsilcileri Doğu Akdeniz’de KKTC’nin varlığı Türkiye ve Kıbrıs Türkleri için ne kadar önem taşıyorsa en az o oranda kendileri içinde önem taşıdığını söylemektedirler.
ABD ve Batının Kıbrıs konusu ile ilgili düşünceleri son derece net! Bizi Türkiye’den kopartarak Rum yönetimi altında ayrıcalıklı azınlık yapmak istiyorlar. Mesele bu kadar açık ve net! 1950’lerin sonunda İngiltere tüm sömürgelerini eski sahiplerine iade ederek çıkarken bir tek Kıbrıs konusunda istisnai bir uygulamaya gitmiştir. Bunu NATO ülkelerinin istekleri doğrultusunda yaptığı bilinmektedir. Bu süreç Rumları önce bir devlerin kurucu ortağı haline getirmiş ardından Rumlar kurucusu olduğu devleti 3 sene sonra silah zoru ile gasp ederek sözde Rum üniter devleti haline dönüştürebilmiştir! Mesele Rumlar üzerinden Akdeniz ve Ortadoğu’da fiziki ve fiili varlık gösterebilme mücadelesidir.
Rum’un ayrıcalıklı azınlığı olmayı içlerine sindirenler var mı? Atlantik/Batı desteğiyle güzelim ülkemizde Türkiye karşıtı cephe oluşturulmak isteniyor! Bu kirli oyunu kurmak isteyenler ülkemizde akıllarınca çatışma ortamı yaratabilme hayalleri içerisine girmişlerdir! Kimse bu oyuna gelmemeli.
Ülkemizi Türkiye’yi sevenler ve Türkiye karşıtları diye cephelere bölmek isteyenlere Kıbrıs Türk Halkı pirim vermeyecektir. Lakin, bu çirkin oyunu tezgahlamanın karşılığını Kıbrıs Türk Halkının günü geldiğine vereceğinden hiç kimsenin şüphesi olmasın! Daha önce defalarca yazdığım gibi 18.yüzyılın sonunda başlamış olan Kıbrıs Türk Halkı’nın varoluş ve özgürlük mücadelesi halen devam eden canlı bir süreçtir!

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.